Aşık Dertli kimdir, asıl adı nedir?
Halk ozanı şair, aşık Dertli kimdir, asıl adı nedir, hangi dönem yaşadı, nereli, edebiyatta hangi tarzı benimsedi, hangi eserleri verdi, neden diyar diyar gezdi, kimlere ders verdi, mezarı nerede?
Ünlü Halk Ozanı Dertli’nin hayatını sizler için derledik.
Halk ozanı Dertli kimdir, asıl adı nedir, hangi dönem yaşadı, nereli, edebiyatta hangi tarzı benimsedi, hangi eserleri verdi, neden diyar diyar gezdi, kimlere ders verdi, mezarı nerede?
Aşık Dertli'nin asıl adı İbrahim, mahlası Lütfidir. Gerede yakınındaki Çağa (Reşadiye) nahiyesinin Şahneler köyünde doğmuştur. Babası Ali adlı bir çiftçidir. Dertli'nin babasının ölümünden sonra köyün Halil Ağası küçük yaşta babasız kalan Dertli'nin babadan kalma tarlasını, mallarını, koyunlarını elinden alır. Dertli de, yakın köylerden birindeki akrabalarının yanına gitmek zorunda kalır.
DİYAR DİYAR GEZMİŞ
Ardından üç yıl İstanbul'da, Konya'da, on yıl Mısır'da yaşamıştır. Sonra yine köyüne dönmüş evlenmiş, iki oğlu olmuştur. Ama Dertli, biraz da ozanlıktan kaynaklansa gerek, alıştığı başı boş gezimciliğinin dürtüsüyle yine yollara düşmüş. Orta Anadolu'da dolaşmış. 1826'da İstanbul'a gitmiş, kısa süreli birkaç memurluk yapmış, sonra da Ankara'ya gitmiş ve orada vefat etmiş.
TEKKE VE DİVAN EDEBİYATINI KULLANIYOR
Dertli'nin ilk takma adı "Lütfi"dir. Genellikle, kullandığı "Dertli" takma adının yaşamının güçlüklerinden geldiği söylenir, ama bir başka söylenti de bir sevi yüzünden kendisini usturayla öldürmeye kalkıştığı için "Dertli" adını aldığı yolundadır. Dertli hem aruz, hem hece ölçülerini kullanmıştır. Divanı vardır. Ancak, asıl ününü, ozanlık değerini hece ölçüleriyle yazdığı şiirlerinde göstermiştir. Bektaşi'dir. Tekke ve Divan edebiyatını çok iyi bildiği görülmektedir. Divan edebiyatını bilmesi, kent kültürüyle ilişki kurması Dertli'nin de dilinde, söyleyişinde bu kültürün izlerini yansıtıyor. Dertli'nin Gevheri, Aşık Ömer, Fuzuli gibi ozanlardan etkilendiğini gösteren belirtilere rastlanmaktadır.
ŞİİRLERİNİ HECE VE ARUZ VEZNİYLE YAZDI
Çağının ünlü yaygın, kişiliği etkin birkaç ozanından biri olduğu kuşku götürmeyen Dertli’nin tek kitabı “Dertli Divanı” birkaç kez basılmıştır. İlk şiirlerinde Lütft, Mısır dönüşü sonrasında söylediği şiirlerinde ise başından geçen çeşitli olaylar sebebiyle Dertli mahlasını kullanmıştır. Hem aruz, hem de hece vezniyle şiirler yazmıştır. Bunlar arasında hece ile söyledikleri daha başarılıdır. Fes ve saz üzerine söylediği şiirleriyle ünlenmiştir. Aruzlu olan şiirlerinin dili ağırdır. Şiirlerinin ana temasını din ve tasavvuf, beşeri aşk, sosyal ve toplumsal konular, hiciv ve mizah, tabiat ve tabiat güzellikleri, gurbet, hasret, dert, sıkıntı, vb. konular oluşturmaktadır.
PEK ÇOK İSMİN YETİŞMESİNE KATKISI OLDU
Dertli biraz da mensubu olduğu Bektaşi tarikatının etkisiyle, Hazreti Ali'ye aşkla bağlanmıştır. Dertli'nin yolundan giden âşıklar gelecekte bir âşık kolunun oluşmasını sağlamışlardır. Bu âşık kolunda Geredeli Figanı, Mudurnulu Yağcı Emin, Çankırılı Pinhanî, Çankırılı Cudi, Ilgazlı Naili ve Kastamonulu Yorgansız Hakkı gibi Bolulu, Çankırılı ve Kastamonulu âşıklar yetişmiştir. Dertli yaşadığı dönemin şairlerinden Everekli (Develili) Seyrânî, Erzurumlu Emrah ve Bayburtlu Zihnî ile birlikte değerlendirilmelidir. 1845 yılında Ankara'da vefat edip oraya defnedilen Dertli'nin kabri, 105 yıl sonra Bolu Yeniçağa’ya nakledilmiştir.
Dertli’nin şiirinden bir örnek:
Telli sazdır bunun adı
Ne ayet dinler, ne kadı
Bunu çalan anlar kendi
Şeytan bunun neresinde?
Abdest alsan aldın demez
Namaz kılsan kıldın demez
Kadı gibi haram yemez
Şeytan bunun neresinde?
Venedik'ten gelir teli
Ardıç ağacından kolu
Be Allahın şaşkın kulu
Şeytan bunun neresinde?
İçinde mi, dışında mı
Burgusunun başında mı
Göğsünün nakışında mı
Şeytan bunun neresinde?
Dut ağacından teknesi
Girişten bağlı perdesi
Behey insanın teres'i
Şeytan bunun neresinde?
Dertli gibi sarıksızdır
Ayağı da çarıksızdır
Boynuzu yok, kuyruksuzdur
Şeytan bunun neresinde?
Gazeteilksayfa.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.