Arıcılığın kalbi Ankara’da atıyor: Ana arıların yüzde 65’i burada üretiliyor!

Arıcılığın kalbi Ankara’da atıyor: Ana arıların yüzde 65’i burada üretiliyor!

Türkiye’deki ana arıların yüzde 65’inin Kahramankazan’da üretildiğine dikkat çeken uzman arıcı Kürşat Zeynel Utlu, “Kahramankazan Türkiye arıcılığında çok önemli bir merkezdir. Türkiye’nin her yerine ana arı buradan gönderiliyor” dedi.

Dünyada tarımın en küçük yapıtaşı olan arılar ekolojik dengenin devamlılığında da başrol oynuyor. Kimileri için hobi olarak kalan kimilerinin ise geçim kaynağı olan arıcılık faaliyetleri de gün geçtikçe artıyor. Bu noktada Mert Arıcılık işletme sahibi ve Arıcılık Malzemeleri Sanayicileri Derneği Kurucu Başkanı Kürşat Zeynel Utlu arıcılık mesleğini tüm detayları ile gazetemize anlattı.

Türkiye’deki ana arıların yüzde 65’ini Kahramankazan’daki ekiplerin ürettiğini belirten Utlu, “Burada 12 adet ticari işletme var. Kahramankazan Türkiye arıcılığında çok önemli bir merkezdir. Türkiye’nin her yerine ana arı buradan gönderiliyor. Türkiye’nin neresine giderseniz gidin arıcıların hepsi Kahramankazan’ı bilir. Burada 14 adet personelimiz var. Bunların içerisinde ziraat mühendisleri, veterinerler, arıcılık teknikerleri var” diye konuştu.

ariciligin-kalbi-ankarada-atiyor-ana-arilarin-yuzde-65i-burada-uretiliyor.webp

TARIMIN EN KÜÇÜK YAPITAŞI

Arıların tarımın en küçük yapıtaşlarından bir tanesi olduğuna dikkat çeken Kürşat Utlu, “Arıyı doğadan çektiğiniz zaman insanların yaşamak için 4 yılı kalıyor. Çünkü bitkisel üretim tamamen duruyor. Polinasyon dediğimiz olayla çiçeklerde döllenmeyi arılar sağlıyor. Bitkisel üretim durduğunda hayvancılığı da konuşamayız. İnsanlar bunun muhtemelen farkında değiller. Dolayısıyla öncelikle arıcılara sahip çıkmamız gerekiyor. Ardından arılarımıza sahip çıkmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.

HOBİ BAHÇELERİ ARICILIĞA ZARAR VERİYOR

Utlu mevsimsel değişkenler ve zirai ilaçların arıcıları direkt etkilediğini belirterek, “Özellikle büyükşehirlerde bu hobi bahçelerinin çoğalmasıyla, arıcıların alanları daralıyor. İnsanlar tarımsal alanlara ev yapmaya başladılar. Arı koyduğumuz alanlarda insanlar arılardan korkuyor. Bu rahatsızlıktan dolayı da problemler yaşıyoruz. Kuraklık ve küresel iklim değişiklikleri de bizi direkt olarak etkiliyor” diye konuştu.

ariciligin-kalbi-ankarada-atiyor-ana-arilarin-yuzde-65i-burada-uretiliyor-2.webp

ARICILARIN KONAKLAMA ÇİLESİ

Köylerde konaklama ile ilgili sıkıntılar yaşadıklarını belirten Utlu şu şekilde konuştu:

“Arıcıdan sürekli beklenti içerisindeler. Aslında orada bir tarımsal üretim varsa arısız üretim söz konusu değil. Ama köylü özellikle dışarıdan gelen arıcıyı istemiyor. Köyde arıcılık yapanlar varsa dışarıdan 600 kovanla gelen bir gezgin arıcıyı köyde istemiyorlar. Oysaki köy 3 bin arıyı kaldıracak bir floraya sahip. O köyde arı konaklaması açısından hiçbir sıkıntı yok. Arıcılarımız konaklama açısından sıkıntı yaşıyorlar. Bahar bittiği anda yeni bir yere hareket etmek zorundayız. Verim almak için sürekli hareket halinde olmamız gerekiyor.”

ariciligin-kalbi-ankarada-atiyor-ana-arilarin-yuzde-65i-burada-uretiliyor-3.webp

GÜNCEL BAL FİYATLARI

Kürşat Zeynel Utlu bal fiyatlarının çok yükselmediğini vurgulayıp, “Normal şartlarda bir kovan arı bir koyunla değerlendirilir. Osmanlı’da da vergilendirmesi bu şekildedir. Koyunun vergisi neyse arının vergisi de odur. Türkiye’de de bugüne kadar koyunla arı aynı kategoride değerlendiriliyordu. Tereyağı ile de bal aynı kategoride değerlendiriliyordu. Bir kilo tereyağı bir kilo bala tekabül ediyordu. Bugün arının fiyatı koyunun fiyatının 3’te birinde kaldı. Bal fiyatı çok düşük kaldı. Bunun bir sebebi de bal aromalı şurup denilen ürünlerin market raflarında haddinden fazla yer alması. Bugün bir yayla balının arıcıdan çıkış maliyeti yaklaşık 150 liradır. Bunun bir ticari işletmeye maliyeti 200 lira. Daha bunun üzerine market ve işletme karı yok. Yani 250 ile 300 lira arasında bir balı aldığınızda “bu bir yayla balıdır” diyebilirsiniz. Onun haricindeki rakamlar direkt arıcıdan almadıysanız şüphe çekici” diyerek vatandaşları uyardı.

ariciligin-kalbi-ankarada-atiyor-ana-arilarin-yuzde-65i-burada-uretiliyor-4.webp

EN İYİ BAL

Kürşat Utlu vatandaşların sıklıkça sorduğu “En iyi bal hangisi” sorusuna şu yanıtı verdi:

En iyi bal kendi bölgenizin balıdır. Çünkü Zonguldaklısındır kestane balı seviyorsundur, Aydınlı adama çam balı yedirirsiniz, Muğlalı için başka bir bal vardır. Aslında bu çocukluğunuzda alıştığınız damak tadıdır. Her balın tüketim alanı vardır. Örneğin meşe balı antioksidan değeri çok yüksek bir baldır. Trakya’da üretimi yapılan bir baldır. İç Anadolu bölgemizde yayla balı çok iddialıdır.”

ariciligin-kalbi-ankarada-atiyor-ana-arilarin-yuzde-65i-burada-uretiliyor-5.webp

DÜNYADA İKİNCİYİZ

Arıcılığın birçok sektöre ivme kazandırdığına dikkat çeken Utlu, “Arıcılık sektörü dediğinizde tekstilden gıdaya, makineden ahşaba her alana ivme kazandıran bir işten bahsediyoruz. Yani birçok sektöre can veren işlerden bir tanesi. Herkes kendi çevresindeki arıcıyı tanıyor ama biz dünyanın ikinci en büyük arıcılık ülkesiyiz. Bu yüzden daha fazla sahip çıkmalıyız. Gençler çok tercih etmiyor bu mesleği. Bu işi yapmak için öncelikle doğayı sevmeleri gerekiyor. Canlı hayvanın hiçbir sektöründe kendi kendine bırakıp gidemezsiniz. Yedi gün yirmi dört saat başında olmanız gerekir. Biz yine biraz şanslıyız çünkü bizim temizleme besleme gibi bir durumumuz yok. Sadece bazı zamanlarda ek besleme yapılıyor. Ek beslemenin besini de şekerdir. Halkta yanlış bir algı var. Şekerle beslendiği zaman sanki şekerden bal yapılıyormuş zannediyorlar. Bir kovanın günlük tüketimi günlük 6 kilogram baldır. Erken ilkbaharda bu miktarda bal kovanda olmadığı için ek besleme yapmanız gerekiyor. Ben 4 bin 500 kovan arı taşıyorum. Ben her kovana günlük 1 kilo şeker verdiğimde 4 buçuk ton şeker yapıyor. Hava 3 gün yağmurlu giderse ben 15 ton şeker yedirmek zorundayım” şeklinde konuştu.

ariciligin-kalbi-ankarada-atiyor-ana-arilarin-yuzde-65i-burada-uretiliyor-6.webp

DOĞADAKİ EN GÜÇLÜ PROTEİN KAYNAĞI

Arı poleninin doğadaki en güçlü protein kaynaklarından bir tanesi olduğunu vurgulayan Kürşat Zeynel Utlu, “Çok önemli bir protein kaynağıdır. 1 kilo polenin protein değeri neredeyse 60 kilo ete tekabül eder. Taze polen dondurucuda kuru polen ise dolaplarda saklanabilir. Marketlerden alınan polenler genellikle kuru polenlerdir. Arıların tek protein kaynağıdır. Arılar onu çiçeklerden getirir. Getirirken kapan yardımıyla, polen tuzaklarıyla toplanır” diye konuştu.

90 BİN ARICI AİLE

Türkiye Arı Yetiştiricileri Birliği’nin arıcılıkta çatı kurum olduğuna dikkat çeken Utlu, “Ben onun da kurucularından birisiyim. Bu yapı şu anda 80 bin arıcı aileyi temsil ediyor. Bal Üreticileri Birliği adında ikinci bir birliğimiz var. O da yaklaşık 6 bin arıcı aileyi temsil ediyor. Yani toplamda yaklaşık 90 bin profesyonel arıcı aile var. Vatandaşlarımız market raflarında büyük markaların ürünlerini tercih edebilirler. Çünkü herkes arıcıdan bal alamaz, herkes ulaşamaz. Bu büyük markalar bal aromalı şurup içeren ballara tenezzül etmiyorlar” ifadelerini kullandı.

ariciligin-kalbi-ankarada-atiyor-ana-arilarin-yuzde-65i-burada-uretiliyor-7.webp

UÇUM SAATLERİNDE İLAÇLAMA YAPILMAZ

Arıcılık sektöründe bir diğer büyük sorunun da zirai ilaçlama olduğunu vurgulayan Kürşat Zeynel Utlu şu şekilde konuştu:

“Bizim için bir diğer büyük sorun da zirai ilaçlama. Bizim çiftçimiz maalesef bu konuda biraz bilinçsiz hareket ediyor. Normalde arının uçum saatlerinde ilaçlama yapılmaz. Arının çiftçinin bitkilerine, çiçeklerine konması demek aslında o bitkide yüzde 30 verim artışı demek. Bu yüzden ilaçlama saatlerini arılara göre ayarlasa, arılara dokunmayan ilaçlar kullansa bize daha az verecekler. Bize zarar verirken kendilerine de zarar veriyorlar. Çünkü bu yüzde 30 verim artışının da önüne geçmiş oluyorlar. Kahramankazan’ın kavunu meşhur biliyorsunuz. Eskiden ağustos ayında kavunlar çiçek açtığında bizim kovanlarımız buram buram kavun kokardı. Artık ne öyle bir kavun kaldı ne de bizim arılarımızda koku kaldı. Elimizdeki değerleri bilinçsizce hareket ederek kaybediyoruz.

Arıcılık aslında arının dilinden anlama sanatıdır. İklimsel değişikler bizi bire bir etkiler. Bizim coğrafyamız tamamen doğa olduğu için anlık değişikler bile bizi direkt etkiliyor. Bu da arının yaşamsal alanlarını daraltıyor. Biz sürekli hareket halinde olduğumuz için nakliye de bizim için çok önemli. Yılın ilk 3 ayı Aydın’da başlıyor bizim üretimimiz. Sonra buraya geliyoruz. Buradan da yaylaya çıkıyoruz. Sürekli bir hareket söz konusu. Birçok insanın ayak bile basmaya çekineceği coğrafyalarda arıcılarımız, çoluğu ve çocuğuyla baraklarda, çadırlarda ekmeğinin peşinde koşuyor.”

ariciligin-kalbi-ankarada-atiyor-ana-arilarin-yuzde-65i-burada-uretiliyor-9.webp

KAÇAK HATLAR IRKI BOZUYOR

Arıcılıkta önemli konulardan birinin de ırk kirliliği olduğunu belirten Utlu, “Yurt dışından kaçak yollarla gelen hatlar oluyor. Bu hatlar bizim elimizdeki arı ırkını da bozuyor. Almanya’da ıslah edilmiş bir arının Türkiye’de çalışması çok mümkün değil. Genelde damızlık amacıyla ülkeye getiriyorlar. Burada ondan verim alma amaçlı getiriyorlar. Ama bizim coğrafyamızla Almanya’nın coğrafyası aynı değil. 300 gün yağmurlu bir ülkede ıslah edilmiş bir arının Anadolu bozkırında gece ve gündüz arasındaki ısı farkıyla çalışması mümkün değil. Aslında kazanım yapalım derken elimizdeki hatlara zarar veriyorlar. Biz buradan yurtdışına ana arı gönderiyoruz. Ülkemize ana arı girişi yasak ama yurtdışına satış serbest” ifadelerini kullandı.

ariciligin-kalbi-ankarada-atiyor-ana-arilarin-yuzde-65i-burada-uretiliyor-8.webp

EN VERİMLİ HAT ANADOLU IRKI

Türkiye’nin her yerine ana arı gönderdiklerinin altını çizen Kürşat Zeynel Utlu, “Biz burada Anadolu ırkı üzerine çalışıyoruz. Kendi bölgemizde ıslah edilmiş bir hat bu. Dünyadaki arı dağıtım merkezi de Anadolu coğrafyası olduğu için dünyadaki bütün ırkların da taban genini oluşturuyor. Bizde Anadolu ırkı ve Kafkas var. İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgesi için en verimli hat Anadolu ırkıdır” ifadelerini kullandı.

Enes Boyacı / gazeteilksayfa.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum