'Ankara'ya Ulusal Müze yapılması şart'
Antika koleksiyoneri İbrahim Terzioğlu, arkeoloji cenneti olan Türkiye’de ulusal bir müze olmadığına dikkat çekerek, “Başkent’te acilen bir ulusal müze kurulmalıdır” dedi. Terzioğlu, bir ürünün antika değeri nasıl anlaşılır? gibi soruları da cevapladı.
Antika koleksiyoneri İbrahim Terzioğlu, arkeoloji cenneti olan Türkiye’de ulusal bir müze olmadığına dikkat çekerek, “Başkent’te acilen bir ulusal müze kurulmalıdır” dedi.
Ulus’ta Ankara Kalesi’nde yer alan Emin Antik Sanat Merkezi sahibi koleksiyoner, araştırmacı-yazar İbrahim Terzioğlu ile antika ve müzeler hakkında bir röportaj gerçekleştirdik.
Terzioğlu, aile müzesi kurmak için koleksiyonerliğe başladığını belirterek, Ankara Kalesi’nde bulunan işletmesinde farklı bir konsept denediklerini belirtti.
Bir katı antika dükkânı, bir katı sanat galerisi, bir katı da kütüphanesi ile birlikte kafe olarak kullanılan bir işletme açtıklarını söyleyen Terzioğlu, öğrencilerin kendilerini geliştirmeleri için işletmenin bir katını sanat kafe olarak kullanıma açtıklarını, sergi sezonunda her ay bir sergiye ev sahipliği yaptıklarını, yurt içi ve dışından fazla talep olduğu için 2020 yılı sonuna kadar dolu olduklarını dile getirdi.
Antika değeri nasıl anlaşılır?
Antikanın farklı bir kavram olduğunu, antika denilince insanların zihninde eski ve tarihi bir obje olarak algılandığını vurgulayan Terzioğlu, “Bir şeyin antika olabilmesi için tarihi olması lazım ama bunun yanında bir sanat değeri olması gereklidir. Ünik olması gereklidir. Kullanan kişinin önemli olması lazımdır. Sadece eski olması bir şeyin antika olduğunu göstermez” diye konuştu.
Kimler antikacı olabilir? Antikacı olmak için eğitim gerekir mi?
İlgi alanının etnografik eserler olduğunu söyleyen Terzioğlu, “Ülkemizde her şey de olduğu gibi antikada az bilinen bir konu. Bu işi yapanların büyük bir kısmı bilinçsizdir. Alıcıda satıcıda tamamen kendini geliştirmemiştir. Her konuda olduğu gibi bu konuda da toplumumuzun bir eksikliği bulunmaktadır. Sanat tarihi ve arkeoloji eğitimi almış bir kişi antikacı olmalıdır” dedi.
Toplumu her konuda eğitmek gerektiğini söyleyen Terzioğlu, en büyük sorunlarımızdan birisinin herkesin her şeyi bildiğini sanması ve herkesin her işi yapabiliyor olması olduğunu belirtti. Herkesin her işi yapmasını engellememiz gerektiğine dikkat çeken Terzioğlu, işi ehlinin yapması gerektiğini vurguladı.
“ANADOLU’DAKİ ÇEŞİTLİLİK KÜLTÜR ENVANTERİMİZE ZENGİNLİK KATMIŞTIR”
Terzioğlu sözlerine şöyle devam etti, “Anadolu’da yaşayan insanlar olarak öyle bir medeniyetiz ki, bütün medeniyetlerin üstünde harman olmuş bir milletiz. Hakikatten Anadolu insanı çok farklı bir insandır. Hangi ırktan olursa olsun Anadolu da yetişip büyüyen insan farklı oluyor. Yurt dışına gittiğinizde Anadolu’dan giden bir Rum ya da Yahudi ile karşılaştığınızda boynunuza sarılıyor. Anadolu mayalanması çok farklıdır. Bu çeşitlilikte bizim kültür envanterimize zenginlik katmıştır. Bizdeki antikaların büyük bir kısmı özellikle ahşap ve metal olanlar ermeni kökenli ustalardan devam etmiştir. Kuyum sanatı, demircilik, taş ustalığı, ahşap oymacılığı gibi.”
“BAŞKENT’TE TÜRKİYE ULUSAL MÜZESİ KURULMALIDIR”
Terzioğlu, Türkiye ulusal müzesinin Ankara’da muhakkak kurulması gerektiğini belirterek, “Dünyanın birçok ulusal müzelerini ziyaret etme fırsatı buldum. Anadolu kadar farklı kültürlere ev sahipliği yapmış bir yer bulunmaz ya da çok azdır. Bu yüzden Türkiye ulusal müzesinin Ankara’ya kurulması lazımdır. Bürokratlık yaptığım yıllarda bunu defalarca üst düzey yetkililere de ilettim. Arkeoloji cenneti olan bir ülkede her şehirde her kasabada butik müzeler kurulması bu topluma, bu devlete, bu millete ihanettir”
“ÇİN’DEN 50 MİLYON TURİST ÇEKER”
“Ankapark yerine ulusal müze tercih edilseydi, ilk yıl 5 milyon turist gelirdi ve iyi bir örgütlenme sonucunda sadece Çin’den 50 milyona yakın turist Ankara’ya gelirdi. Bu kadar insanın Başkentte geldiğini düşündüğünüzde ülke ekonomisine katkısı çok fazla olurdu. Ankapark yerine bu gibi projeler değerlendirilmeliydi. Yanlış politikalar yüzünden bizim antikacılık mesleği dahi bilinç dışı yapılmaya başlandı. Sattıkları eşya hakkında birçok kişinin bilgisi dahi yok. Sadece getirisi yüksek diye bu işe girişiyorlar” dedi.
“ANKARA ANADOLU’NUN KALBİDİR”
Ülkenin en zor zamanlarında Anadolu Medeniyetler Müzesi’ni kuran Mustafa Kemal Atatürk’ü örnek gösteren Terzioğlu, Ankara’nın Anadolu’nun kalbi olduğunu bu yüzden ulusal müzenin Başkentte kurulması gerektiğini belirtti. Bu projenin gerçekleşmesi ile birlikte dünya insanını Anadolu’ya çekeceğimizi söyleyen Terzioğlu, “Ankara sadece başkent değildir. Tüm Anadolu illerinin de bir merkezidir. Başkent olduğu için Ankara’ya yakışır. Aynı zamanda Ankara Anadolu illerine açılan bir kapıdır” diyerek sözlerini noktaladı.
Emrah Özcan/HABERVAKTİM
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.