Ankara'nın leylekleri nerede?

Ankara'nın leylekleri nerede?

Mart'ın sonu geldi ancak, Ankara'ya leylekler halen gelmedi. Başkent ile özdeşleşen leyleklerin kent merkezinde yuva kurdukları yerler ise yıllardır boş.

Ankara ile özdeşleşen leylekler bir süredir kent merkezine yuva kurmuyor. Peki, ilkbaharın müjdecisi olan leylekler neden Ankara merkezine artık uğramıyor? Biz de, bu soruya net bir yanıt almak için konuyu araştıran uzmanlar ile konuştuk

19 Mayıs Üniversitesi Kuş Gözlemevi'nden Kuşbilimci Doç. Dr. Kiraz Erciyas, leyleklerin göç yollarında bir değişikliğin olmadığı ancak, konaklama alanlarının değiştiğini söyledi. Ankara Kulübü Başkanı Dr. Metin Özarslan ise; başta Atatürk Orman Çiftliği ve çevresi olmak üzere leyleklerin yuva kurdukları bölgelerin yapılaşmaya açılarak, kent merkezinden uzaklaştırıldıklarını kaydetti. 

GÖÇ YOLLARI DEĞİŞMEDİ

Leylekler gibi büyük cüsseli kuşların aktif kanat çırpamadıklarını ifade eden Doç. Dr. Kiraz Erciyas, "Leylekler, ısınarak yükselen hava akımlarını, yani termalleri kullanarak yükselir ve süzülür, az kanat çırpar ve enerjiden tasarruf eder. Termalleri kullandığı için de karalar üzerinden göç etmek zorundadır. " dedi. Deniz aşırı göç yapamayan leyleklerin Afrika'dan Avrupa'ya uzanan göçlerinde Cebeli Tarık ve İstanbul Boğazlarını kullandıklarını ifade eden Erciyas, leyleklerin göç yolları hakkında şunları söyledi: 

"Leyleklerin göç yollarında değişiklik yok. Ancak konaklama alanlarının kaybı sebebiyle kuşların konakladıkları alanlarda farklılıklar görülmektedir. Küresel iklim değişikliği sebebiyle Akdeniz ülkelerinde (İspanya, Fransa vb.) leylekler uygun beslenme alanı buldukları yerlerde kışı geçirmek için kalıyor daha güneye göç etmiyor. Örneğin Fransa'da çöplükte beslenen leyleklerin bir kısmı göç etmek yerine çöpten beslenerek orada hayatta kalmayı başarmış. Türkiye'de de ılıman bölgelerde zaman zaman kışın leylek görmek mümkün. Küresel iklim değişikliği sonucunda göç yollarında değil ama göç mesafelerinde değişiklik gözlenecektir."

ANKARA'DAKİ LEYLEK SAYISI

Doç. Dr. Erciyas, ülkemizde leylek popülasyonunda 2010 yılına kadar bir azalmanın olduğunu ancak, şuan artışın yaşandığını söyledi. Erciyas, "Ankara popülasyonu tam olarak izlenen ve tam nüfusu bilinen bir popülasyon değil, o nedenle Ankara özelinde bir değişiklik var mı söylemek zor. Fakat ben Kızılcahamam'da bulunan popülasyonla ilgili çalışmalar yapıyorum. Orada bulunan popülasyonda üreme başarısının düşük olduğunu söyleyebilirim. Yuva başına bıraktıkları yumurta sayısı ortalama 4 ise, yuvadan uçurdukları yavru sayısı 1,5-2 arasında değişiyor." diye konuştu. 

LEYLEKLER KAÇTI!

Betonlaşma ve çok katlı yapılaşmanın bir sonucu olarak leyleklerin şehir merkezinden uzaklaştığını belirten Ankara Kulübü Başkanı Dr. Metin Özarslan ise şöyle konuştu:

"Biz Ankara Kulübü olarak bu konuda kapsamlı bir araştırma yapamadık. Ancak, kendi gözlemlerime dayanarak şunu ifade edebilirim: Ankara'da kent merkezinde leyleklerin yuva kurduğu pek çok bölge -örneğin Atatürk Orman Çitliği ve çevresi- yeşil alanlar bir süredir betonlaşmaya ve çok katlı yapılaşmaya açıldı. Bu da leylekleri şehir de yuvasız bıraktı. Bu kuşlar mecburen şehir dışına kaçtı. Bunun temel nedeni bence Ankara'nın merkezindeki yeşil alanların betonlaşması ve çok katlı yapılaşmaya açılmasıdır. Leylekler için en önemli beslenme alanı Atatürk Orman Çiftliği havzasıydı. Sulak ve bataklık bir alandı. Beslenmeleri için gerekli hayvanlar yetişiyordu. Yapılaşmaya açılması leyleklerin yaşam alanlarını daralttı. "

TARİHİ SÜTUN YUVASIZ KALDI

Ankara kent merkezinde leyleklerin yuva kurdukları yerler bir süredir boş. Bunların başında da Ankara'nın tarihi simgelerinden olan Jülien Sütunu geliyor. Belkıs Anıtı ve Leylekli Minare adıyla anılan sütunun üstündeki leylek yuvası bir süre önce ortadan kayboldu. Konuyu Ankara Kulübü Başkanı Dr. Metin Özarslan'a sorduğumuzda, "Sütun, leylek yuvasından ayrı düşünülemez. O güzelim hayvana ait yuva, anıt ile birlikte kuşaklardır Ankara'nın sembolüydü." dedi. 
Yuvanın restorasyondan sonra kaldırıldığını iddia eden bölge esnafı, ''Sütunun üzerindeki yuva uzun süredir boştu. Hatta restorasyondan önce de boştu. 2009 gibi restore edildi. Restorasyon işleminden sonra yuvanın üstü bir tel kapak ile kapatıldı. Bu konuyla ilgi kimseye de açıklama yapılmadı. Bir sabah geldiğimizde yuvanın yerinde olmadığını gördük. '' diye konuştu.

Uğur DUYAN/HABERVAKTİM

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum