Ankara’nın bülbülü
“Ankara’nın Bülbülü” olarak bilinen 40 yıllık Mevlithan Mehmet Ali Özdemir, bu sanattan habersiz olan günümüz gençlerine Mevlithanlığı tanıtmayı kendine görev edindiğini söyledi.
Yaklaşık yarım asırdır mevlithanlık yapan Hafız Mehmet Ali Özdemir genç neslin mevlithanın anlamını dahi bilmediğinden yakınarak ailelerin çocuklarını bu tür dini konularda bilinçlendirmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca Ankara’da güzel mevlit ve ezan okuyan ilk 3 kişiden biri olduğunu iddia eden Özdemir, “Bu bize Allah’ın bir lütfudur” dedi.
ANKARA’DA İLK 3’TE
Hafız Mevlithan Mehmet Ali Özdemir Ankara’nın en iyi mevlithanlarından biri olduğunu belirterek genç neslin mevlithanın ne olduğunu dahi bilmediğinden yakındı. Herkesin mevlithan olamayacağını söyleyen Özdemir, sesin güzel olmasının önemine değinerek Ankara’da güzel mevlit ve ezan okuyan ilk 3 kişiden biri olduğunu iddia etti.
“GERİ PLANDA KALDIK”
40 yıldır mevlithan olduğunu söyleyen Özdemir vatandaşların birçoğunun mevlithanları tanımadığını, geri planda kaldıklarını söyleyerek kendisine Ankara’nın Bülbülü diye hitap ettiklerini belirtti. Sesinin güzel olmasının ve güzel mevlit okumasının Allah vergisi olduğunu söyleyen Özdemir, “Bu bize bir Allah vergisidir. Allah’ın bir lütfudur. Burada en önemli şey ise gönülden ve içten okumaktır. Sesin güzel olması tek başına yeterli değildir” dedi.
TÜRKİYE’NİN SESİ
Türkiye genelinde güzide hocalardan olan Hacı Hafız İlhan Tok Hoca’nın kendisini dinlediğini ve tebrik ettiğini belirten Özdemir şunları kaydetti, “Hacı Hafız İlhan Tok Hocamız benim okuduğum mevlidi dinledi ve beni tebrik etti. Bana bu ses senin sesin değil bu ses Türkiye Cumhuriyeti’nin sesi dedi. Sesimin 2 oktavdan fazla olduğunu belirtti. Bunlar Allah’ın bize bahşettiği bir lütuftur. Mevlithanlık ölmesin diye yeni nesle bunları aktarmamız gereklidir” dedi.
“YENİ NESİL BİLMİYOR”
Okuduğu ezanı dinleyip Müslüman olan dahi olduğunu belirten Özdemir, günlük işlerden fırsat bulamadığını bu yüzden de okumasını çok geliştirip daha yukarılara taşıyamadığını belirtti. Babasının da hafız olduğunu vurgulayan Özdemir, mevlithanlığı babasından devraldığını söyledi. Şimdiki nesilde mevlithanlık olmadığını ve yetiştirilmediğini belirten Özdemir devlet büyüklerinin bu konuda aileleri teşvik etmesi ve çocukların bu tür dini konularda bilinçlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Emrah Özcan / HABERVAKTİM
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.