Ankara Kedisi sınırlarını aşıyor...

Uzun postu ve zarif deseniyle dikkat çeken bir türdür ve nesli tükenme tehlikesi altında olan Ankara Kedisi, Pursaklar Belediyesi tarafından inşa edilen Ankara Kedisi Koruma ve Yaşatma Merkezi'nde, neslini sürdürme çalışmaları sürüyor.

Ankara Kedisi Koruma ve Yaşatma Merkezi, Ankara Kedilerinin soyunun devamı için çok önemli bir rol oynuyor. Yüzlerce anaç ve yavru kedinin bakımı burada yapılıyor ve her yıl 70 ile 100 arasında kedi, mama karşılığında sahiplendiriliyor. Bu merkezde görev yapan Veteriner Teknikeri Ayşegül Korkmaz, "Seğmen" adını verdikleri özel bir Ankara Kedisinin yakında Ayasofya'ya gönderileceğini açıkladı. Bu türün nesli tükenme tehlikesi altında olduğu için, bu merkezin çalışmaları oldukça önemlidir.

Kedi yetiştiricisi Ayşegül Korkmaz, Ayasofya’ya gidecek Ankara Kedisinin ismine “Seğmen” ismini vermelerinin sebebini, İç Anadolu’daki yiğit insanlara “Seğmen” denilmesi olarak ifade etti. Seğmen’in bir gözünün mavi diğer gözünün yeşil olmasından dolayı çok özel bir kedi olduğunu dile getiren Korkmaz, söz konusu kedinin Haçlılar tarafından Avrupa’ya götürülerek saraylarda bakıldığını kaydetti.

Ankara kedisinin "uzun tüylü kedilerin atası" olduğunu belirten Korkmaz, kedinin, ipeksi tüyleri, badem şeklindeki renkli gözleri, ince uzun yapısıyla atletik ve genetiği bozulmamış bir ırk olduğunu söyledi.

Korkmaz, Ankara kedilerinin 10. yüzyılda Vikingler tarafından Anadolu'dan alınarak Avrupa'ya götürüldüğünün bilindiğini anlatarak, "Avrupa saraylarında, özellikle Fransız saraylarında, beslenen gözde bir evcil hayvanmış. Pek çok ülkenin saray tablolarında da Ankara kedisi yer alıyor." diye konuştu.