Akademisyen Kütükoğlu anne babaları pedofili tehlikesine karşı uyardı
Akademisyen Elif Kütükoğlu, internette pek çok anne babanın yaptığı büyük hatayı gazetemize anlattı. Aman dikkat! O masum paylaşımlarınız çocuğunuzun başını yakabilir.
Medyanın hayatımızın her alana girmesinin ardından kişisel olarak bazı sorunlar da ortaya çıkmaktadır. Özellikle sosyal medyada çocukların paylaşılmasıyla ilgili tehlikeler tahmin edilenden daha da büyük. Çocukların mahremiyetinin ihlal edilmesi üzerine gazetemize konuşan Dr. Öğr. Üyesi Elif Kütükoğlu konu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. En temel sorunun, birey olamamış kişilerin anne-baba olmasından kaynaklandığını dile getirdi.
Gümüşhane Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde görevli olan Dr. Öğr. Üyesi Elif Kütükoğlu, sosyal medyanın mahremiyet algımızı değiştirmesi üzerine açıklamalarda bulundu.
Kütükoğlu şöyle konuştu: “Sosyal medya mahremiyet algımızı muazzam derecede değiştirdi. Çünkü artık insanlar sosyal medyada yaşar oldu. Evet dijital hayat, yeni medya teknolojileri, iletişim alanında meydana gelen değişiklikler hayatımızı pek çok yönden etkiledi. Ama biz hiç bu yönlü değiştirdiğini takip edemedik. Şimdi sosyal medya ile birlikte insanlar güne başladıkları andan yattıkları zamana kadar her anını sosyal medya üzerinde paylaşıyor. Gittiği yerler, yaptıkları tatiller, çocuklarının her adımı, evlilik teklifi, gelen hediyeler, dini paylaşımlar, siyasi paylaşımlar her şey zaten şu an sosyal medyada aleni bir şekilde yer alıyor. Bu aslında mahremiyetin içinin boşaltıldığını ve hiç kimsenin bir sırrının kalmadığını gösteriyor.”
PEDOFİLİ PROBLEMİ
Mahremiyetin her şey olduğunu vurgulayan Elif Kütükoğlu, "Mahremiyet bizim en kıymet verdiğimiz şeylerden biri olması gerekiyor. Çocukların sosyal medyada paylaşılmasıyla ilgili büyük bir rahatsızlık duyuyorum. Özellikle çocukların üzerinden para kazanan sayfalar var. Paylaşılan kişi küçük bir çocuk. Kendisinin düşünme ya da karar verme yetisi yok. Tamamen anne babasının paylaşım yapmasına bağlı olarak hayatı gözler önüne seriliyor. Ve asıl acı olan şu ki bu çocuklar üzerinden anne babalar para kazanıyor. Çocukların tuvalet eğitiminden uyuduğu uyandığı saate kadar neler yediğini bile görüyoruz biz. En kötü olan şey ise bunların tamamen insanlara teşhir edilmesi. Şöyle bakalım bu çocuk şu an 2-3 yaşında diyelim. Büyüyecek, yetişkin bir birey olacak, ergenliğe girecek, arkadaş çevresi genişleyecek, onun yaşayacağı travmaları da düşünmek lazım” diye konuştu.
Kütükoğlu, özellikle pedofiliğe dikkat çekerek, “O çocukların bedenleri paylaşılıyor. Yeri geliyor mayolu, bikinili yeri geliyor altı bezli şekilde paylaşılıyor. Bacakları kolları bedeni görünüyor. Pedofiller takip ediyorlarsa bu videoları, çekip kendi kötü amaçları için kullanıyorlarsa? Ya da bu videoları indirip uygun olmayan sitelerde kullanılıyorsa? İşte orada da büyük bir problem başlıyor” ifadelerini aktardı.
“BİLİNÇLENDİRME PROGRAMLARI YAPILMALI”
Öncelikle çocukların mahremiyeti konusuna daha hassas olunması gerektiğine vurgu yapan Dr. Öğr. Üyesi Elif Kütükoğlu, bu tehlikenin önüne geçebilmek için şu önerilerde bulundu:
“Çocukların bu konuda maalesef yapabilecekleri başlı başına bir şey yok. Ebeveynlerin bu konuda daha bilinçli olması gerekiyor. Ben bir çalışma yapmıştım sosyal medyada paylaşım yapan anneler üzerine. Orada bir katılımcı şöyle bir ifade kullanmıştı: ‘Ben zaten bunun için çocuğumu doğurdum. Paylaşım yapamayacaksam ne anlamı var’ demişti. Belki de en temel sorun birey olamamış insanların anne baba olmasından kaynaklanıyor. Psikologlar, Pedagoglar, İletişim uzmanları bu konular ile ilgili çalışmalar yapabilir. Daha çok bilinçlendirme projelerine gidilebilir. Bunun farkına varılması lazım. Belki kamu spotu yapılabilir. Sigara içmenin zararları, emniyet kemeri, Covid-19 ile ilgili yapıldığı gibi bu alanda da yapılabilir. Mahremiyetin ne kadar kıymetli olduğunu ön plana çıkaran kamu spotları yayınlanabilir.”
Kütükoğlu ayrıca, pandemi sürecinin de bunu etkilediğini belirterek “Özellikle pandemi sürecinde evde olmak da etkiledi. Herkes anlık olarak her şeyini paylaşmaya başladı. Çocuklar da bu durumun aleti oldu diyebiliriz. Bunlardan onları kurtarmalıyız. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı devreye girebilir. Bu konuda gerekli eğitimler yapılabilir. Mahremiyet her şey demek. Bizi biz yapan şeyler aslında. Bunu unutmamalıyız” dedi.
Cansu Demir / www.gazeteilksayfa.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.