YÖK Başkanı Saraç'tan üniversiteler için açıklama
YÖK Başkanı Yekta Saraç, pandemi döneminde eğitimin başlayacağı üniversitelerde uygulanacak olan tedbirlerle ilgili açıklamalarda bulundu.
Üniversitelerde eğitim için geri sayım devam ederken YÖK Başkanı Yekta Saraç konuyla ilgili olarak önemli değerlendirmelerde bulundu.
Saraç'ın açıklamalarından satır başları:
Kovid-19 salgını kapsamında üniversite yerleşkelerimizde sağlıklı ve temiz ortamların geliştirilmesine yönelik tedbirleri içeren genel standartları belirlemek amacıyla geçtiğimiz ay içerisinde TSE ile bir iş birliği protokolü imzalamıştık.
Üniversitelerimizin salgın sürecinde eğitim faaliyetlerine, araştırmalarına ve topluma hizmet çalışmalarına devam edebilmesi için güvenli kampüs ortamlarını sağlamaları önemlidir. Kılavuz bu bağlamda bir başvuru kaynağı olmak üzere hazırlandı.
Bu zorlu sürecin YÖK’ün esnek yönetim,güçlü koordinasyon ve yetki paylaşımı anlayışı ve üniversitelerimizin kendilerine özgü şartlarını Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulunun tedbir ve tavsiyelerini dikkate alarak değerlendirmeleri çerçevesinde kısa zamanda aşılacağına inanıyoruz.
KOVİD-19 TEDBİRLERİNE YÖNELİK HAZIRLIK
YÖK ve TSE arasında, Kovid-19 salgını ve bulaşıcı hastalıklarla mücadele kapsamında yükseköğretim kurumlarının yerleşkelerinde sağlıklı ve temiz ortamların geliştirilmesine yönelik tedbirleri içeren genel standartları belirlemek amacıyla geçtiğimiz ay içerisinde bir iş birliği protokolü imzalanmıştı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ve Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç'ın imzaladığı bu protokol kapsamında, YÖK ve TSE iş birliğiyle "Küresel Salgın Bağlamında Yükseköğretim Kurumlarında Sağlıklı ve Temiz Ortamların Geliştirilmesi Kılavuzu" hazırlandı.
YÖK Başkanı Saraç, kılavuzun takdim bölümünde kaleme aldığı yazıda, kılavuzun YÖK ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı arasında imzalanan işbirliği protokolü kapsamında hazırlandığını belirtti. TSE ile birlikte yürütülecek çalışmaların ilki olan kılavuzun, küresel Kovid-19 salgını ve bulaşıcı hastalıklarla mücadele kapsamında, yükseköğretim kurumlarında sağlıklı ve temiz ortamların geliştirilmesi, hijyen koşullarının sağlanması, enfeksiyon kontrol önlemlerinin uygulanması ve takibi için gerekli alt yapının geliştirilmesine katkı sağlamak ve genel standartları belirlemek amacıyla hazırlandığını anlatan Saraç, "Üniversitelerin salgın sürecinde eğitim ve öğretim faaliyetleri ile araştırmalarına ve topluma hizmet faaliyetlerine devam edebilmesi için güvenli kampüs ortamlarını sağlamaları önemlidir. Kılavuz bu bağlamda bir başvuru kaynağı olmak üzere hazırlanmıştır. Bununla birlikte salgının dinamik bir süreç olduğu göz önünde bulundurulduğunda, Yükseköğretim Kurulu ile ilgili bakanlıklar, kurum ve kuruluşlar ile yerel otoritelerin kararları da yakinen takip edilmelidir." ifadelerini kullandı.
- Akademik-idari personel ile öğrencileri salgından korumaya yönelik tedbirler
YÖK –TSE iş birliği hazırlanan kılavuzda, Kovid-19 özelinde üniversitelerde salgının yayılmasının önlenmesi amacıyla, akademik-idari personel ile öğrencileri korumaya yönelik tedbirler, hijyen ve temizlik uygulamaları ve enfeksiyon kontrol önlemlerine yer verildi. Kılavuzda ayrıca eğitim alanlarında ve çalışma ortamlarında enfeksiyonun yayılmasını önlemeye yönelik korunma tedbirleri, kişisel koruyucu ekipmanlar, öğrenci gruplarının mekânların fiziksel özellikleri gözetilerek oluşturulması, sosyal alanların kullanımına yönelik genel ilkeler anlatıldı.
- Salgına yönelik uygulamalarda yetki üniversitelerin ilgili kurullarında
Kılavuza göre, eğitim ve öğretim süreçlerinde, salgının bölgesel ve yerel seyrine göre farklı programlar için yapılacak uygulamalarda yetki üniversitelerin ilgili kurullarında olacak. Salgın süresince devletin ilgili kurum ve kuruluşlarının yanı sıra yerel otoritelerin kararlarının da takip edilmesi ve ona göre uygulamalarda değişikliğe gidilmesi gerektiğine işaret edilen kılavuzda, "Üniversiteler koronavirüs komisyonları ve ilgili diğer kurul ve komisyonları marifetiyle genel planlamalar yapabileceği gibi, alternatif planlar da hazırlayarak gerektiğinde uygulamaya koyabilmelidirler. Bu bağlamda yüz yüze yapılabilecek olan teorik ve uygulamalı eğitimlerin yanı sıra, staj ve iş yerinde mesleki uygulamalarda da kişisel koruyucu önlemlere dikkat edilmelidir." ifadelerine yer verildi.
- Vaka ve temaslı durumunda ne yapılacak?
Kılavuzda üniversite yerleşkeleri içerisinde pozitif vaka saptanması durumunda “temaslılar” ve “yakın temaslıların” tespit edilerek ilgili sağlık birimlerinin bilgilendirilmesi gerektiğinin altı çizildi. Yakın temaslıların hemen izole edilmesi bilgisine yer verildi.
- Maske kullanılmalı, ortamlar sıkça havalandırılmalı
Kapalı alanlarda bulunan herkesin sürekli maske kullanımı sağlanmalıdır. Birlikte yapılan aktivitelerde yakın mesafede olunması gerekli ise maskeye ilaveten ayrıca yüz siperliği de kullanılmalıdır. Ortak kullanılan mekânlarda mümkün olduğunca klima veya vantilatör kullanılmamalı, ortamlar sıkça havalandırılmalıdır.
- Kişisel hijyen ve ortak kullanılan aletlerin dezenfeksiyonu
Kampüse gidiş ve gelişlerde faydalanılan toplu taşıma veya servis araçlarında mutlaka maske takılmalı, araçlara biniş ve inişlerde el hijyeni sağlanmalıdır. Mikroskop, bilgisayar ve T-cetveli gibi ortak kullanılan aletler, kullanım bittikten hemen sonra zarflı virüslere etkili, materyal uyumu olan dezenfektanlar ile temizlenmeli ve temiz olarak saklanmalıdır. Öğrencilere ve tüm personele yönelik, bilgisayar, laboratuvar cihazları, telefon ve masa benzeri ortak kullanımı zorunlu cihazları kullanmadan önce ve sonra dezenfekte etmeleri gerektiğini hatırlatıcı afişler hazırlanarak uygun yerlere asılmalıdır.
- Dersliklerde 4 metrekareye 1 kişi önerisi
Kampüs içerisindeki derslik, kütüphane, laboratuvar, yemekhane, spor tesisleri gibi ortak kullanım alanları periyodik olarak temizlenmelidir. Ortak kullanılan mekânlarda kişi sayısı azaltılmalıdır. Salgının bölgesel ve yerel seyrine göre mümkün olduğunca toplantı ve sosyal aktiviteler açık havada veya online yapılmalıdır. Dersliklerde 4 metrekareye 1 kişi düşecek şekilde sınıf ve dersliklerin kapasitesinin belirlenmesi, oturma düzeninde kişiler arası en az 1 metre mesafenin korunması gereklidir. Derslik girişinde o dersliğin maksimum öğrenci kapasitesini belirten bilgileri içeren görsel materyallere yer verilmeli, oturma düzeni ve mesafeleri de önceden ayarlanmış olmalıdır. Korunma ve tedbirlere yönelik afiş-poster vb. bilgilendirici materyallere uygun yerlerde yer verilmelidir.
Kılavuzda ayrıca “Dersin niteliğine göre öğrencilerin yüksek sesle konuşma, şarkı söyleme gibi faaliyetlerinin de olduğu durumlarda fiziki mesafe düzenlemesinin en az 1,5-2 metre olacak şekilde uygulanması daha uygun olacaktır. Damlacık oluşturması nedeniyle şarkı söyleme koro çalışması, tiyatro provaları gibi yüksek sesle yapılan aktiviteler için küçük derslikler ve sınıflar yerine büyük salonlar tercih edilmelidir” şeklinde tavsiyelerde de bulunuldu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.