Filiz Akın Kimdir?
Filiz Akın, Ankara'da dünyaya gelmiş, Türk sinemasının en önemli figürlerinden biri olarak sinema tarihine adını altın harflerle yazdırmıştır. Zamanının çok ötesindeki performansları ve eşsiz güzelliği ile hem kamera karşısında hem de hayranlarının kalbinde özel bir yer edinmiştir. Hayatı boyunca sayısız ödüle layık görülen Akın, sadece bir film yıldızı değil, aynı zamanda toplumsal konularda da duyarlı bir figür olarak tanınmıştır. Bu yazımızda, Filiz Akın'ın sanat yolculuğundan kişisel yaşamına, nereli olduğundan kaç yaşında olduğuna kadar birçok yönüyle ele alacağız.
Filiz Akın, Türk sinemasının en parlak dönemlerinden birinde, Yeşilçam'ın en sevilen ve saygı duyulan oyuncularından biri olmuştur. Sahne adıyla tanınan Filiz Akın, gerçek adı Suna Filiz Akın'dır. Kendi döneminde ve sonrasında birçok genç oyuncuya ilham kaynağı olmuş, zarafeti ve profesyonelliğiyle daima örnek alınmıştır.
Filiz Akın Nereli?
Filiz Akın, Türkiye'nin başkenti Ankara'da doğmuştur. Başkentin kültürel zenginliği içinde büyüyen Akın, kültür ve sanata olan ilgisini daha çocuk yaşlarda keşfetmiştir. Eğitim hayatı boyunca da bu ilgiyi sürdüren Akın, sonrasında İstanbul'a taşınarak sinema kariyerine başlamıştır.
Filiz Akın Kaç Yaşında?
Filiz Akın, 2 Ocak 1943 doğumlu olduğuna göre, şu anda 81 yaşındadır. Yaşına rağmen hala aktif bir yaşam sürdüren ve sanat dünyasına katkılarını sürdüren Akın, Türk sinemasının yaşayan efsaneleri arasında yer almaktadır.
Filiz Akın Hayatı
Türk sinemasının altın yıllarında, asaleti, modern görünümü, kentsel karakteri ve zarafeti ile tanınan Filiz Akın, beyaz perdenin Avrupalı havasını yansıtan, kolej hayatından beslenen imajı ve sarı saçları ile dikkat çeken bir yıldızdır. Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit ve Fatma Girik ile birlikte, Türk sinemasının bu dört değerli kadın oyuncusunun her biri, kendi dönemlerinde sinemaya damgalarını vurmuşlardır. Filiz Akın'ın yaşam yolculuğu ve kariyeri:
Ortaöğretimini tamamladıktan sonra, bir seyahat acentesinde iş hayatına atılan Filiz Akın, sinema dünyasına adımını Artist dergisinin 1962 yılındaki yarışmasında birinci olarak attı.
Memduh Ün'ün teklifi üzerine "Akasyalar Açarken" filminde kamera karşısına geçerek, 13 yıl sürecek olan renkli sinema serüvenine başladı.
1964 yılında "Kadın Berberi" filmi setinde tanıştığı Türker İnanoğlu ile evlenmesi, hayatında yeni bir sayfa açtı. Ertesi yıl oğulları İlker dünyaya geldi.
1974'te Türker İnanoğlu ile yollarını ayıran Akın, "Babaların Babası" filmi ile 1975'te beyaz perdeye veda etti.
Ekonomik nedenlerle 1975 ile 1981 yılları arasında sahne şarkıcılığı yaptı.
1982'de Bubi Rubinstein ile evlenerek Paris'e yerleşti ve 14 yıl sonra "Geçmiş Bahar Mimozaları" dizisiyle ekranlara geri döndü.
"Güzelliklere Merhaba" isimli ilk kitabını 1992'de yayınladı ve 1993'te Rubinstein'dan ayrıldı. 1994'te Sönmez Köksal ile evlenerek, 1998-2002 yılları arasında Paris'te yaşadı.
2002'de nazofarenks kanseri teşhisi aldı ve bu zorlu mücadelesini "Hayata Merhaba" kitabında anlattı. Tedavi süreci, sesinin ve bir kulağının işitme yetisinin değişmesine neden oldu.
Kanserle mücadelesinde elde ettiği deneyimlerle, farkındalık oluşturmak adına çeşitli etkinliklere katıldı ve 2006'da "Filiz Akın ile Güzellik, Zayıflama ve Genç Kalma Üzerine" isimli üçüncü kitabını yayınladı.
2011 yılında "Gün Akşam Oldu" dizisi ile son kez kamera karşısına geçti ve mutfak sanatlarına olan tutkusu 2013 yılında "Lezzete Merhaba" kitabıyla taçlandırıldı.
Kariyerinin başlarında şımarık zengin kız rolleriyle öne çıkan Akın, zamanla masum, kırılgan ve fedakar kadın rollerine büründü ve Türk sinemasında "sarışın esas kadın" imajını popüler hale getirdi.
"Gurbet Kuşları", "Kader", "Umutsuzlar", "Ankara Ekspresi", "Utanç" ve "Memleketim" gibi filmler, onun en çok beğenilen performanslarını sergilediği eserler arasındadır.
1971'de "Ankara Ekspresi" filmiyle Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde En İyi Kadın Oyuncu ödülünü kazandı ve 2000 yılından sonra birçok onur ödülüne layık görüldü.
Sinema kariyeri boyunca, dönemin en iyi giyinen kadın oyuncusu olarak da anıldı.