Ulucanlar Cezaevi Kültür Merkezi’nde 28 Şubat süreci anlatılacak

Ulucanlar Cezaevi Kültür Merkezi’nde 28 Şubat süreci anlatılacak

Türkiye Hukuk Platformu 28 Şubat’ın 25’inci yılı münasebetiyle Ulucanlar Cezaevi Kültür Merkezi’nde program düzenleyecek. Platform aynı zamanda 28 Şubat ile özdeşleşmiş 8 farklı noktada basın açıklaması yapacak. 

Türkiye Hukuk Platformu 28 Şubat’ın 25’inci yılı münasebetiyle, Ulucanlar Cezaevi Kültür Merkezi’nde “Şubat 28… Hep Aynı Şarkı” adlı program düzenleyecek. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun da katılım sağlayacağı programda hukukçular, akademisyenler ve gazeteciler 28 Şubat’ı anlatacak. Platform aynı zamanda sembolleşmiş 8 farklı noktada basın açıklaması yapacak. 

program.jpeg8 FARKLI NOKTADA AÇIKLAMA YAPILACAK

Çeşitli katılımcıların söz alacağı programda iki oturumlu bir panel ve darbe konulu kitapların takdimi gerçekleştirilecek. Program kapsamında 28 Şubat döneminde büyük anlamlar ifade eden İstanbul Üniversitesi Beyazıt Kapı Önü, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Önü, İstanbul Beşiktaş’taki Eski DGM Önü, Eyüp Anadolu İHL Önü, Ankara Eski DGM Önü, Ankara Sincan Meydanı, Malatya Meydanı ve Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Önü gibi önemli noktalarda basın açıklamaları okunacak. 

PROGRAM ULUCANLAR’DA GERÇEKLEŞTİRİLECEK

Türkiye Hukuk Platformu Genel Sekreteri Av. Ahmet Akcan, hazırladıkları programla ilgili şu açıklamaları yaptı, “Literatürümüze post-modern darbe kavramının girmesine neden olan ancak düpedüz darbe olan, iktidarı değiştiren, demokrasiyi askıya alan 28 Şubat sürecinin 25’inci yılı münasebetiyle bir program hazırladık. Ankara Ulucanlar Cezaevi Kültür Merkezi’nde düzenleyeceğimiz programın temasını “Tekrar ve Fark” olarak belirledik.” 

HUKUKÇULAR, AKADEMİSYENLER VE GAZETECİLER KONUŞACAK

“Darbeler: Bir Geleneğin İzini Sürmek ve 28 Şubat: Aktörler, Söylemler, Gerilimler” başlıklarıyla İki oturum olarak gerçekleştirilecek programda hukukçular, akademisyenler, gazeteciler konuşmacı olarak yer alacak.

VESAYETÇİ ANLAYIŞ VURGUSU

Türkiye’nin 8 farklı noktasında yapılacak olan basın açıklamasının kısa özeti ise şöyle:

“Türkiye Cumhuriyeti’ni kurma, yaşatma ve yükseltme iradesinin sahibi milletimizin huzur, refah ve mutluluğunun orantılı olarak sağlanamamasının önündeki en büyük engelin, millet iradesi üzerinde kurulmak istenen vesayetçi anlayış olduğu görülmüştür.”

“KOSTÜMLER DEĞİŞİYOR, AKTÖRLER DEĞİŞMİYOR”
“Kostümler değişse de, aktörler, niyetler ve eylemler baki kalmıştır. Malını canını bu uğurda feda eden şehitlerin emaneti, gazilerin hatırası üzerinde, yabancı medeniyetlerin değer yargıları ile oluşturulmak istenen yönetim biçimi millet iradesi ile ters düştüğünde ise, artık milletin iradesi tehditlerle, kuvvet kullanarak, susturulmak istenmiştir.”

“28 ŞUBAT, BİR ASKERİ DARBEDİR”

“İşte, bütün bu tarihsel süreç içeresinde, takvimler 28 Şubat 1997’yi gösterdiğinde, literatüre “post-modern darbe” olarak geçen bir darbeyle, darbeler envanterimize bir yenisi daha eklenmiştir. 28 Şubat, bir askeri darbedir. Zira yaklaşık 25 yıldır devam eden darbe mi değil mi tartışmalarına yargı son noktayı koymuş, 28 Şubat’ın darbe olduğuna karar vermiş, 28 Şubat’ın baş aktörleri yasaların öngördüğü cezalara çarptırılmış ve cezalarının infazlarına başlanmıştır.”

HUKUKUN EGEMENLİĞİ VURGUSU 

“28 Şubat’ı hatırlamak, onun üzerine düşünmek, demokrasi tarihimiz üzerine düşünmek demektir. Bizim asıl amacımız, insanlarımızın huzur ve refah içinde, yarınlarından endişe duymadan, özgür ve bağımsız yaşamaları ve demokratik hukuk devleti idealinin yaşatılmasıdır. Bu ideal, darbelerin olmadığı, hukukun egemen olduğu, huzurlu bir Türkiye’nin teminatıdır.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.