Türkiye’de en fazla vergi ödeyen yayıncı kim? İşte vergi rekortmeni eğitimci, yayıncı
Sınav kitapları hazırlayan yayınevlerini ne kadar tanıyoruz? Ne kadar yetkinler, ne kadar şeffaflar? Çalışanları sertifikalı mı? Türkiye’de en fazla vergi ödeyen yayıncı kim? Ülkemizin vergi rekortmeni eğitimcisi, vergi rekortmeni yayıncısı kim?
Dünyanın önde gelen ülkelerinde olduğu gibi Türkiye'de de eğitim alanında başarılı olmanın yolu sınavdan geçiyor. Peki sınavda başarılı olmanın yöntemi ne? Öğrenci profesyonel destek almadan başarılı olabilir mi? Sınavlarda başarı için hangi yardımcı kaynaklara ihtiyaç var? Sınav sisteminde yardımcı kaynakları hazırlayanları ne kadar tanıyoruz ve alanlarında ne kadar yetkinler? Sınav sektöründe hizmet veren kuruluşlar ne kadar şeffaf? Çalışanları sertifikalı mı? Türkiye’de en fazla vergi ödeyen yayın grubu hangisi? Türkiye’de en fazla vergi ödeyen yayıncı kim? Ülkemizin vergi rekortmeni eğitimcisi, vergi rekortmeni yayıncısını biliyor muyuz?
Tüm bu soruların cevabı ve daha fazlası haberimizde:
Hayatın kendisini bir okul gibi değerlendirebileceğimiz gibi, hayata atılmak için okullar bitirmemiz gerekir gerçeğini de göz ardı edemeyiz. Peki hangi okul?
Bu sorunun cevabı okul gibi bir okul olmalı… Öğrenciye zihin ve akıl gücünü, zeka yeteneğini tam kapasite kullandırtan bir okul. Böyle bir okula erişmenin yöntemi de sınavlardan geçiyor.
Ülkemizde her yıl milyonlarca öğrenci sınavlarda başarılı olup iyi bir okula yerleşmek için bir biriyle yarışıyor. Henüz ilkokulda başlayan sınav sistemi lise, üniversite ve yükseköğrenimden sonra da devam ediyor. Adaylar için özellikle yükseköğrenim sınavları bir hayli önem kazanıyor. Çünkü öğrenci artık kararını vermiş ve hayatta atılacağı mesleği tercih etme noktasına gelmiştir.
BAŞARI İÇİN SADECE OKUL YETMİYOR
Burada iyi bir üniversite kazanmak ve iyi bir meslek için öğrencinin gördüğü lise öğrenimi daha bir önem kazanıyor. Keza bir öğrencinin iyi bir lisede öğrenim görmesi için de LGS (Liseye Geçiş Sınavı) bir o kadar değerli hale geliyor. Dolayısıyla bu faktörü göz önünde tuttuğumuzda LGS (Liseye Geçiş Sınavı) ile YKS (Yükseköğretim Kurumları Sınavı) çok çok önemli bir sınav hâline geliyor. Bu açıdan bakıldığında da veliler ile öğrencilerin LGS ve YKS’de başarılı olmak için çok farklı arayışa girdikleri gözlemleniyor. Çünkü adayların sınavlarda başarılı olmaları için artık salt okullarda aldığı eğitimin yeterli olmadığı bilinen bir gerçek.
UZUN YILLAR SINAVLA GEÇİYOR
Heenüz ilköğretim çağında sınavla tanışan öğrencilerimiz belirli aşamalardan geçtikten sonra yine bir sınav sonucunda aldığı puana göre bir liseye yerleştiriliyor... Ardından yine bir sınav sonucunda yükseköğrenime yani üniversiteye yerleştiriliyor. Yükseköğrenimini tamamlayan öğrencilerimiz de herhangi bir kamu kurumunda işe başlayabilmek için tekrar KPSS’ye tabi tutuluyor. Yani bir öğrencinin hiç ara vermediğini düşünürsek 25 yaşına kadar sınavlarla iç içe oluyor...
Bütün sınavlarda alınan sonuçlarda en önemli, en belirleyici etken ise öğrencinin okuduğu okul ile aldığı eğitim ve temelinin sağlamlığı bir hayli önem arz ediyor. Ayrıca bütün öğrenciler sınavlarda başarılı olmak için profesyonel desteğe ihtiyaç duyuyor. Her alanda olduğu gibi sınavlarda da adayların başarısının sırrı profesyonel destekte yatıyor. Yani tek başına çalışmak yeterli olmuyor.
TECRÜBE FARKINI GÖSTERİYOR
Kendisini kanıtlamış, alanında saygın bir yer edinmiş, marka hâline gelmiş; seçilmiş ve belli bir elekten geçmiş öğrencilerin yer aldığı okullarda okuyan ve sınavlarda başarılı olan öğrenciler; diğer akranlarına göre hayata bir adım daha önde başlamış oluyor. Zira artık bilginin gücü hiçbir şeyle mukayese edilemiyor. En önemli bilgi ise tecrübeye dayanıyor. Deneyimli, sistematik her bilgi; deneyimsiz, sistemsiz, teorik, kuru bilgi karşısında her daim kazanıyor, kazandırıyor ve kazandırmaya da devam edecek.
İŞTE MESELENİN EN ÖNEMLİ YERİ
Pekii sınavlara hazırlanırken destek aldığımız kadroları ne kadar tanıyoruz? Alanlarında ne kadar yetkinler, deneyim düzeyleri nedir? Meselenin bam teli burası. Sınava dair hizmet ve destek alanlar bu hususa çok dikkat etmeli. Ülkemizde her alanda olduğu gibi kaynak kitap alanında da standart ve kalite büyük önem arz ediyor. İşte bu noktada karşımıza tecrübe ve deneyimiyle yarım asrı aşan bir süredir hizmet veren İşler Yayın Grubu ile İşler Kitabevleri çıkıyor.
1989'da eğitimci Mehmet İşler liderliğinde sektöre ilk adımını atan İşler Yayın Grubu, an itibariyle 500’e ulaşan şube sayısıyla en yakın takipçisine 10 kat fark atıyor… Branşında kendisini kanıtlamış en seçkin, en donanımlı, en başarılı, en nitelikli, en tecrübeli, Türkiye’de eğitim alanında parmakla gösterilen en yetkin yazarların hazırladığı ve çeşit olarak 10 bini geçen kitap sayısıyla İşler Yayın Grubu sektörün tartışmasız en büyüğü.
SERTİFİKASIZ PERSONEL ÇALIŞTIRMIYOR
Bugün İşler Yayın Grubu ile İşler Kitabevlerinde çalışan personel sayısı 3 bini aşmış vaziyette. Burada dikkat çeken başka bir unsur ise sınav sektöründe en fazla personel çalıştırma unvanına ulaşan İşler Yayın Grubu’nun, bütün çalışanlarının sertifikalı olması. Yani İşler Yayın Grubu ilke olarak sertifikasız personel çalıştırmıyor. Eğer sertifikasız bir kişiyi işe almış ise önce söz konusu kişi bir kursa tabi tutuluyor ve sertifikayı hak ettikten sonra işe başlatılıyor.
VERGİ VE İSTİHDAMDA DERECEYE GİRİYOR
İşler Yayın Grubu, her alanda şeffaflığı benimsediği gibi mali konularda da şeffaflığı kendisine ilke edinmiş kurumların başında geliyor. Üç binin üzerinde personel çalıştırarak istihdama büyük katkılar sunan İşler Yayın Grubu, ödediği vergi miktarıyla da Türkiye’de dereceye giriyor. Her yıl 20.000.000 TL’nin üzerinde vergi ödeyen İşler Yayın Grubu, Ankara’da bulunan müteşebbisler arasında ilk üçe girmenin haklı gururunu yaşıyor. Hazırladığı on binlerce yardımcı kaynak eserle 20 milyon öğrenciye bir şekilde dokunan İşler Yayın Grubu, ülke ekonomisine de istihdam sayısı ve ödediği hatırı sayılır vergi miktarıyla büyük katkılar sunuyor.
Gazeteilksayfa.com / Özel Haber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.