Tarihte bugün: 8 yıla 80 yıl sığdıran 1. Selim tahta çıktı
513 yıl önce bugün, 24 Nisan 1512'de Fatih Sultan Mehmed'in torunu Yavuz Sultan Selim, babası II. Bayezid'i tahttan indirerek Osmanlı İmparatorluğu'nun 9. padişahı oldu. Bugün başlayan taht serüveni, 1520’de sona erecekti.
II. Bayezid'in oğlu olan Yavuz Sultan Selim, henüz şehzadeyken babasının pasif politikalarına karşı çıkıyor ve Osmanlı'nın doğuya yönelmesi gerektiğini savunuyordu. Trabzon valiliği sırasında Safevi Devleti'nin giderek artan tehlikesini fark eden Selim, babasını bu konuda defalarca uyarmasına rağmen sonuç alamayınca Yeniçeri Ocağı'nın da desteğiyle tahtı ele geçirdi.
DOĞU POLİTİKASI VE ŞAH İSMAİL'E KARŞI MÜCADELE
Yavuz Sultan Selim tahta çıkışından kısa bir süre sonra, imparatorluğun doğu sınırlarını tehdit eden Şii Safevi Devleti'ne karşı harekete geçti. Osmanlı topraklarında Şah İsmail'e bağlı Kızılbaş Türkmenlerin isyanlarını bastırdıktan sonra, 1514 yılında Çaldıran Ovası'nda Safevi ordusunu büyük bir yenilgiye uğrattı. Bu zafer, Osmanlı'nın Doğu Anadolu hakimiyetini pekiştirirken, Şah İsmail'in yenilmez imajını da yerle bir etti.
Çaldıran Zaferi'nden sonra Yavuz Sultan Selim, Doğu Anadolu'daki Türkmen beyliklerini ve Dulkadiroğlu Beyliği'ni Osmanlı topraklarına kattı. Ayrıca İran'ın önemli şehirlerinden Tebriz'i ele geçirerek, Safevi tehdidini büyük ölçüde etkisiz hale getirdi.
MISIR SEFERİ VE HALİFELİĞİN OSMANLI'YA GEÇİŞİ
Yavuz Sultan Selim'in en büyük askeri başarılarından biri de Mısır'ı fethederek Memlük Devleti'ni ortadan kaldırmasıdır. 1516 yılında Mercidabık'ta Memlük ordusunu mağlup eden Yavuz, Halep, Şam ve Kudüs'ü ele geçirdi. 1517'de ise Ridaniye Savaşı'nda Memlükleri yenerek Kahire'yi ve tüm Mısır'ı Osmanlı topraklarına kattı.
Bu fetihler sonucunda Hicaz bölgesi de Osmanlı hakimiyetine girdi. Mekke ve Medine'nin Osmanlı topraklarına katılmasıyla, Yavuz Sultan Selim "Hâdimü'l-Haremeyn" (İki Kutsal Şehrin Hizmetkarı) ünvanını aldı. Ayrıca, son Abbasi halifesi III. Mütevekkil'in halifeliği Yavuz Sultan Selim'e devrettiği rivayet edilir.
SANAT VE EDEBİYATA VERDİĞİ ÖNEM
Yavuz Sultan Selim sadece askeri alanda değil, sanat ve edebiyat alanında da önemli bir padişahtı. Kendisi "Selimi" mahlasıyla şiirler yazmış, özellikle Farsça divanı ile tanınmıştır. Aynı zamanda Türkçe ve Arapça şiirler de yazan Yavuz, ilim adamlarına ve sanatçılara büyük değer verirdi.
Selimnâme adlı eserlerde onun dönemindeki seferler ve zaferler anlatılmış, tarih yazıcılığında bir gelenek başlatılmıştır. Döneminde İstanbul'a birçok değerli sanatçı ve bilim insanı getirilerek, sanat ve kültür hayatına büyük katkılar sağlanmıştır.
İDARİ DÜZENLEMELER VE DEVLET YÖNETİMİ
Yavuz Sultan Selim, fethettiği topraklarda kalıcı olmak için idari düzenlemelere büyük önem verdi. Mısır'ın fethinden sonra, bölgenin yönetimi için Kanunname-i Mısır'ı çıkarttı. İmparatorluğun merkezinde de önemli düzenlemeler yapan Yavuz, devlet yönetimini daha sıkı bir hale getirdi. Rüşvet ve yolsuzlukla mücadele eden padişah, adalet sisteminin düzgün işlemesi için çaba gösterdi. Özellikle divan teşkilatını güçlendirerek, devlet işlerinin daha sistemli yürütülmesini sağladı.
ÖZEL HAYATI VE KİŞİLİĞİ
Tarihi kaynaklarda ciddi, disiplinli ve kararlı bir kişiliğe sahip olduğu belirtilen Yavuz Sultan Selim, az konuşan, ancak sözünü esirgemeyen bir padişahtı. Hafızası kuvvetli olan padişah, özellikle tarih ve edebiyat konularında geniş bilgiye sahipti.
Avcılığa meraklı olan Yavuz, ok atmada ve kılıç kullanmada da mahirdi. Sade bir hayat süren padişah, askerleriyle birlikte savaş meydanlarında bulunmayı tercih ederdi. Eşi Hafsa Sultan ile olan evliliğinden, daha sonra Kanuni Sultan Süleyman olacak olan oğlu dünyaya gelmiştir.
SON YILLARI VE MİRASI
Mısır seferinden döndükten sonra, Yavuz Sultan Selim İran üzerine yeni bir sefer hazırlıklarına başladı. Ancak 1520 yılında, sırtındaki bir çıban nedeniyle rahatsızlandı ve 22 Eylül 1520'de vefat etti. Kendisinden sonra oğlu Kanuni Sultan Süleyman tahta geçti.

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.