Lotrsack Kulesi de Zagreb'in simgelerinden biri. Yapı, 17. yüzyıldan itibaren depo, 19. yüzyılda ise konut amaçlı kullanıldı. Bugün ise giriş katında hediyelik eşya mağazası bulunan kulenin, birinci ve ikinci katları da sergi salonu olarak kullanılıyor.
19. yüzyılda dördüncü kat ve pencereler eklenen kuleden, her gün öğle saatlerinde top ateşleniyor. Şehir manzarasını izlemek için çok uygun olan kulenin çevresinde birçok hediyelik eşya mağazası bulunuyor.
1890'da faaliyete geçen, kültür anıtı olarak koruma altına alınan ve sadece 66 metrelik güzergahıyla dünyanın en kısa mesafeli toplu taşıması olan füniküler de Zagreb'in simgelerinden biri.
Bir başka tarihi yapı da Orta Çağ'dan kalma ve 5 orijinal şehir kapısından sonuncusu olarak bilinen ünlü Taş Kapı.
13. yüzyılda inşa edilen kapı, küçük bir açık hava şapelinde, ev sahipliği yaptığı Meryem ve İsa'nın resmedildiği tablo gibi 1731'deki yangından az hasarla kurtuldu.
Hırvatistan'daki en eski sergi salonu olan ve içinde Hırvat sanatçı Ivan Mestrovic'in önemli eserlerini barındıran Zagreb Sanat Köşkü de çağdaş sanat sergileri için kullanılıyor.
İnşasına 1896'da Budapeşte'de başlanan köşkün prefabrik iskelesi Zagreb'e taşındı ve inşasına burada devam edildi. 1898'de tamamlanan Zagreb Sanat Köşkü, doğu cephesinde 3 İtalyan Rönesans ressamı Giulio Clovio, Andrea Schiavone ve Vittore Carpaccio, batı cephesinde Michelangelo, Raphael ve Titian'ın büstlerine ev sahipliği yapıyor.