Engin Kehale: "İlk yarılar gece, ikinci yarılar gündüz" | İlk maçın yarım saatindeki pasif ve durağan oyun, ikinci maçın ilk 45 dakikası için de geçerliydi. Rakibin teknik direkötrü Croci-Torti, akıllıca bir hamleyle savunmayı üçleyerek maça başladı. Szymanski ve Fred’in koşularını ise iki merkez oyuncusunu takip ettirerek engelledi. Portekizli hocanın, devre arasında takımın üzerindeki durgunluğu atacak enerjiyi verdiği, ikinci yarının başında hissedildi. 30. dakikada Fred’in sakatlığıyla oyuna giren İsmail Yüksek’in yanına Mert Hakan eklenince Fenerbahçe daha sert, daha temaslı bir oyuna döndü. Dzeko’nun golü sonrası ise taraftarın da maçın içine girmesiyle Mourinho’nun kafasındaki oyuna yaklaşan bir performans izledik. Sarı lacivertliler, son dakikada gelen Szymanski golüyle görevi yine başarıyla tamamlayıp gözünü Lille’e çevirdi. Rakibin seviyesinin iki gömlek artacağı bu eşleşmede, Fenerbahçe’nin ilk 45 dakikaları çöpe atmak gibi bir lüksü yok. Sanırım Mourinho’nun bir hafta üzerinden duracağı en önemli konu, yenilen ilk goller ve sonrasında takımın uzun süren ayağa kalkma süreci olacaktır. (HÜRRİYET)