Ömrünü mesleğine adadı

Türk tarihine imza atan önemli sanatçılara ve siyasetçilere yapmış olduğu ayakkabılarla tanınan, ‘mesleğe ömrümü adadım’ diyen zanaatkâr Nurettin Cebeci, Kurtuluş Parkı’nın karşısında yer alan dükkânında halen ayakkabı üretip, satıyor. Meslekte 68. Yılını dolduran 83 yaşındaki emektar Cebeci, el emeği, göz nuru ürünleri ile mesleğine devam ettiğini söyleyerek, “Bu mesleğe 68 yılımı verdim. İhtiyacım olmasa bile ömrüm yettikçe bu mesleğe devam edeceğim. Mesleğimi bırakmam” dedi.

Cebeci, gazetemize mesleğe başlama hikâyesini ise şu şekilde aktardı:

NASİBİME AYAKKABICILIK DÜŞTÜ

1938 Artvin Borçka doğumlu Cebeci, köyün zorlu şartlarından kurtulmak için bir meslek öğrenmek gerektiğini dile getirerek, “Yaşadığım köy, çocukluğumda elektriği olmayan, ağır şartları olan bir köydü. Köyde varlıklı aile olsa bile çocuğunu eğitim için büyükşehirdeki fakültelere göndermekten çekiniliyordu. Başıboş kalmamak için ise daha ilkokul yaşlarımda köyün getirdiği şartlardan kurtulmak için meslekleri düşünmeye başladım. Köy içerisinde devamlı gelir getiren bir şey yoktu. Dönemlik olarak mahsul ekilir fakat bu devamlı tekrarlanırdı. Kalıcı değildi. Bu durumları göz önüne aldığımızda, şartlarında getirdiği durumlarla ayakkabıcılık mesleğine yöneldim. Nasibimize bu düştü” dedi.

ÜNLÜLER, KOMUTANLAR, SİYASETÇİLER KAPISINI ÇALDI

Mesleğin inceliklerini öğrenmek için Ankara ve İstanbul’da çalışarak askerliğini yaptıktan sonra bir yakınının yanında çırak olarak işe başladığını söyleyen Cebeci, “Ayakkabı tamirciliği yaparak işe başladım. O zamanlar kimse tanımıyordu tabi. Cebimde beş kuruş olmadan el elinde çalışmamak için kendimi geliştirdim. Hemen hemen 2 yıl boyunca çırak ve kalfalık yaptıktan sonra bu dükkâna taşındım. Tamirciliği bırakıp ayakkabı tasarlamaya başladım. İlk zamanlar Ankara ses sanatçılarının tamamı, ünlü sanatçılar geldi. İş adamları, kuvvet, ordu komutanları, siyasetçilere hitap etti yaptığım ayakkabılar” ifadelerini kullandı.

“GÜNLERİMİ GAZETE OKUYARAK GEÇİRİYORUM”

Cebeci, gerçek deri, el emeği ve özel işçilikle ayakkabılarını tasarladığını söyleyerek, “Ayakkabılar tamamen bizim imalatımız. Bu dükkânda kesim ve model işlemlerini yapıyorum. İki sokak arkada da kalfamızın zaman zaman çalıştığı bir yer var. Tabi şimdi eski zamanlar yok. Eskiden hemen her gün mutlaka ayakkabı satardım. Burada gördüğünüz tüm kutular el yapımı ayakkabılarla dolu. Şimdi burada eski canlılık olmadığı için günlerimi gazete okumakla geçiriyorum. Satışlarımıza gelirsem de orta halli. Akmasa da damlar diyorum” şeklinde konuştu.

“GENÇLER İŞ ÖĞRENMEK İSTEMİYOR”

“Eskiden aileler ‘çocuğum meslek öğrensin’ diyerek kapımızı çalıyordu” sözlerini kullanan Cebeci, “Bundan 25-30 yıl öncesine kadar aileler kendileri gelirdi. ‘Bizim çocuğu çırak alın, iş öğrensin’ diyerek. Şimdi bir mesleği olmayan gençler iş öğrenmek istemiyor. Artık bu meslekte gençlerin iş beğenmemesi yüzünden çırak bulamıyoruz. 42 yıl yanımda çalışan kalfam vefat ettikten sonra kalfa bulamadım. Eskiden aileler çocuklarının gelişimi için daha doğru düşünüyormuş. Şimdi her şey değişti. Bence çocuk eğer okumuyorsa bir meslek öğrenmeli” açıklamalarında bulundu.

“ÖMRÜM YETTİKÇE YAPACAĞIM”

Cebeci, 60 yıl geçirdiği dükkânında artık herkesin onu tanıdığını söyleyerek sözlerini şu şekilde tamamladı: “Buraya gelenler artık beni tanıyor ve tavsiye üzerine geliyor. Bu işi ömrüm yettiğince yapacağım. İhtiyacım yok. Çocuklarım evlendi. Buradan geçip dükkânıma dikkatlice bakanlar oluyor. Kapımı çalıyorlar. Tanışmak istiyorlar. Muhabbet ediyorlar. Mesleğimi bırakmam.”

Buket Beslen/ İLKSAYFA-