Kuzey Kore nasıl nükleer güce sahip oldu?
Kuzey Kore fakir ve dünyadan izole halde olmasına rağmen nükleer güce sahip bulunuyor. Peki, Kuzey Kore nasıl nükleer güce sahip oldu?
Kuzey Kore belirli dönemlerde nükleer silah denemeleri yapıyor. Kuzey Kore’nin nükleer gücü ise merak edilenler arasında. Kuzey Kore nasıl nükleer güce sahip oldu?
SSCB’DEN PLÜTONYUM DERSİ
Kuzey Kore, resmi adıyla Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti nükleer tehdit ile ABD'ye kafa tutuyor. Kuzey Kore lideri Kim Jong-Un ise nükleer tehditleriyle sürekli gündemde. 1950’lerde Kore Savaşı sonrası ABD bize nükleer bomba atma planları yapıyor düşüncesi Kuzey tarafında hakimdi ve savaş sonrası yönetim, kendileri gibi sosyalist olan SSCB ile nükleer ilişkilere başladılar. Kuzey Kore, ilk başta SSCB'den uranyumdan enerji üretmeyi sağlayan reaktörler elde etti. Uranyumun reaktörlerde işlenmesiyle enerji ortaya çıkabilirken, belirli bir tekniğe göre işlenmesiyle askeri silahlarda kullanılan plütonyum maddesi de ortaya çıkartılabilir.
PAKİSTAN FÜZELERLE İLGİLİ BİLGİ VERDİ
1991 senesinde SSCB'nin dağılmasının ardından Kuzey Kore nükleer enerji ile ilgili danışmanlığını yeni dostu Pakistan'dan almaya başladı. Kuzey Kore Pakistan arasında biri gizli, biri açık olmak üzere iki anlaşma yapılmıştı. Anlaşmaya göre Kuzey Kore Pakistan'a para karşılığında füzelerle ilgili bilgi verecekti. Daha sonradan ortaya çıkan gizli anlaşmalar Pakistan'ın Kuzey Kore'ye nükleer silah üretimiyle ilgili bilgi verdiğini ortaya koydu.
Bu aktiviteler o kadar gizliydi ki, uzun bir süre dikkat çekmedi. Pakistanlı bilim adamlarının yardımıyla 1990'ların sonunda Kuzey Kore nükleer silahlarda kullanılan zenginleştirilmiş uranyum ve plütonyum elde edilebilecek düzeye gelmişti. Kuzey Kore ekonomisi nükleer tesis inşa etmek için gerekli olan su pompası, üfleme makinası gibi parçaları üretebilecek konumda değildi.
Uygulanan ambargo sebebiyle bu parçaları uluslararası piyasalarda direk alabilecek durumu da bulunmamaktaydı.
1980'lerde Avrupa'da ihracat kontrolleri çok sıkı şekilde işletilmemekteydi, bunu fırsat bilen Kuzey Kore elçilikleri nükleer tesis için gerekli olan parçaları bunları üreten şirketlerden biraz daha fazla para vererek alabiliyordu. Bu durum 2000'li yıllara kadar bu şekilde devam etti. 2000'den sonra uyanan Avrupa kontrolleri sıklaştırarak Kuzey Kore'yi Avrupa piyasasından dışarı itti. Çin'de kurulan ele geçirilen paravan şirketler üzerinden gerekli olan parçalar Kuzey Kore'ye taşınmaya devam etti. Çin-Kuzey Kore arasında sınır kontrollerinin o kadar sıkı olmadığını söylemeye gerek yok tabi.
Sonuç olarak;
SSCB'den plütonyum nasıl oluşturulacağı öğrenildi. Zenginleştirilmiş uranyumla ilgili Pakistan'dan bilgi edinildi. Avrupa'nın kontrollerdeki açıklık ve Çin'deki ekonomi patlaması kullanılarak gerekli olan parçalar ülkeye getirildi. Bilim adamları ellerinden geleni yaparak, araştırarak, öğrenerek eldekileri birleştirip nükleer bombayı üretebilir duruma geldi. Fakir, izole, gelişmemiş Kuzey Kore, uzun bir serüvenden sonra nükleer silaha sahip oldu.
Mert Dokuzoğlu / www.gazeteilksayfa.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.