Kur'an-ı Kerim'e el bastırıp soruları göstermişler

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında ortaya çıkan sözde "sıkıyönetim mahkemelerinde görevlendirme listesi"nde ismi bulunan ve örgütün askeri yargı yapılanmasını oluşturdukları iddia edilen 136 kişinin yargılanmasına devam edildi.

Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Cezaevi Kampüsü'nde görülen duruşmada, tutuklu ve tutuksuz sanıklarla avukatları hazır bulundu.

Duruşmada tanık olarak dinlenen M.P, lise eğitimi boyunca örgütün evlerine gittiğini, orada kendisine "Talha" kod ismi verildiğini, kaldığı eve davanın sanıklarından Zafer Sever'in gelip matematik anlattığını ifade etti.

İstanbul'un Kadıköy ilçesinde bulunan örgüt evinde FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'e ait kitaplar okuduklarını ve sınavlara hazırlandıklarını belirten M.P, "Ben lisedeydim. 2008 yılıydı. Zafer abiyle bu evlerde karşılaştık. Marmara Hukuk Fakültesinde okuduğunu söyledi. Ders konusunda yardımcı oldu." diye konuştu.

Tanık beyanına karşı söz alan sanık Zafer Sever, "Bu kişiyi tanımam kimseye ders vermedim. Tanığın yönlendirme altında ifade verdiğini düşünüyorum." dedi.

Tanık H.S. de sanıklardan Hilal Taşova'yı tanıdığını, örgütün hakim-savcı sınavlarına hazırlık evlerinde birlikte kaldıklarını iddia etti. 2013 yılının Eylül ayından itibaren Ankara'nın Keçiören ilçesindeki evde kaldığını beyan eden H.S, Taşova'nın 2 hafta kaldığını, daha sonra başka bir eve gittiğini ifade etti.

Söz alan sanık Hilal Taşova da tanık ifadelerini kabul etmediğini belirterek beyanların gerçeği yansıtmadığını öne sürdü.

Tanık H.Ö. de sanık Yunus Emre Keskin'i Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesinden tanıdığını, FETÖ yurdunda tanıştıklarını, o dönemde Keskin'in Kredi Yurtlar Kurumuna (KYK) bağlı yurtta kaldığını, sanığın örgüte öğrenci kazandırma adına faaliyetlerde bulunduğunu iddia etti.

Sanık Keskin'in "KYK abiliği" yaptığını iddia eden H.Ö, "2007-2008 döneminde tanışmıştık. KYK'da kalan öğrencileri 'cemaat' evlerine yönlendirme faaliyetleri kapsamında görevliydi." diye konuştu.

Sanık Yunus Emre Keskin, tanık beyanı reddettiğini, eğitim hayatı boyunca KYK'da kaldığını ancak hiçbir zaman örgüte öğrenci kazandırmak gibi bir faaliyette bulunmadığını savundu.

Kur'an-ı Kerim'e el bastırılarak soruları göstermişler

Tanık E.K. ise üç yıl savcı olarak görev yaptığını, darbe girişiminden sonra ihraç edildiğini, sanıklardan Süleyman Çelebi, Aydın Keleş, İbrahim Yıldırım, Ahmet Akdoğan, Mustafa Sunter, Yunus Emre Keskin, Hüseyin Ayyıldız, Zafer Sever, Oğuz Kaan Orman ve Akın Çelik'i tanıdığını söyledi.

Bir dönem kaldığı FETÖ evinde "murakıplık" görevini de üstlendiğini aktaran E.K, murakıbın görevinin örgüt evlerinde kalan öğrencilere ders çalıştırmak, örgütün değerlerini benimsetmek ve diğer ihtiyaçlarını karşılamak olduğunu beyan etti.

E.K, sanıklardan Yunus Emre Keskin'in örgüt içindeki kod adının "Yavuz Selim Kılıç" olduğunu, Ankara Keçiören'deki örgüt evinde adli yargı sınavlarına birlikte aynı odada çalıştıklarını belirtti.

Sanık Keskin' in "bölge talebe mesulü" olabileceğini ileri süren E.K, sözlerini şöyle sürdürdü:

"2012 yılında bana "murakıplık" görevi verilmişti. Sanık Zafer Sever, benim murakıplığımı yaptığım evde ders çalışırdı. Haftada 2 kez evlerine gidip gelirdim. Orada günde en az 10 saat ders çalışılırdı. Belli başlı kanunlardan 15 madde kesin okunur ve ezberletilirdi. Çok sistematik sonuç odaklı bir çalışma vardı. Askeri Hakimlik ve Savcılık, İdari ve Adli Yargı sınav soruları Kur'an-ı Kerim'e el bastırılarak 'ser murakıp' tarafından gösterildi. Ser murakıbım Erdal Gümbür idi. Orada 'Hocaefendi (FETÖ elebaşı) dahi gelse ona bile bunu söylemeyeceksiniz. Söylerseniz ailelerinizin ve çocuklarınızın başlarına çok kötü işler gelir' dedi."

Haftada bir ser murakıbın derslerle ilgili çetele tutuğunu beyan eden E.K, "Gülen'in 'Pırlanta' denilen kitaplarından ne kadar okuduklarının çetelesini tutuyor, bu bilgileri bir üstüne götürüyordu. Ayrıca, Bam Teli ve Kırık Testi sohbetlerini dinlemek zorunluydu." diye konuştu.

E.K, örgütün şifreli haberleşme programı "ByLock"u 2014'teki Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) seçimlerinden önce örgütün talimatıyla yüklediğini, programı yüklemesinin amacının da bağımsız adaylara oy toplamak olduğunu beyan etti.

Duruşmaya tanık beyanlarıyla devam ediliyor.