Kilo vermeyi denemeden mide ameliyatları çözüm olarak görülmemeli

Günümüzde obezite ile mücadele eden çoğu kişi diyetler sayesinde kilo veremeyince ‘mide küçültme ameliyatlarını’ tercih ediyor. Fazla kilolarından kurtulmak isteyen kişiler, özel diyet ve egzersiz programlarını uygulamak yerine ‘cerrahi müdahaleyi’ pratik ve hızlı bir şekilde kilo verme yolu olarak görüyor. Konu hakkında gazetemize konuşan Diyetisyen Selma Demircioğlu, “Mide ameliyatları, mide botokslarına bakıldığı zaman hepsi dışarıdan bir etmen. Ameliyatlardan sonra da diyet yapılacak. Ameliyat oldum bitti diye bir şey yok. Bu yüzden insanın disiplini çok önemli. Kişi diyetisyenle başlayıp baktı kilo veriyor, küçük porsiyonlara kendisini alıştırabildi. Ondan sonra eğer olmuyorsa, psikolojisini çok etkiliyorsa mide ameliyatı düşünülebilir ama sonrasında zaten kendisini bu diyet programına alıştırması lazım. ‘Ben iştahımı kesemem, ameliyat olayım’ diye bir şey söz konu olmamalı. Hiç kilo vermeyi denemeden, ameliyatı kolay yol görmek çok sakıncalı" dedi.

DİYET PROGRAMLARI KİŞİYE ÖZEL OLUR

Demircioğlu, “Bir diyet programı kişiye özel olur. İnsanlar sosyal medya da çok fazla ‘aralıklı oruç, hurma detoksu, su orucu, ölüm diyeti’ gibi birçok saçma şey görüyor ve uyguluyor. Bunu kafasında yer edinen birçok kişi de beni arayarak ben bu diyeti yapmak istiyorum diyor. Bu durum da çok sakıncalı. Diyet içerikleri kesinlikle kişiye göre oluşturulmalı. Diyetin içerisine yazılan şeyler de kişiye göre olmalı. Çünkü herkes her şeyi yiyemez. Bir insan örnek veriyorum: buraya geliyor ‘ben asla kırmızı et yiyemiyorum’ diyor. Başkasının diyetinde ise kırmızı et var. ‘Sen yiyorsun bende yemeliyim’ diye bir şey söz konusu olamaz. Su hariç bütün besinler yerine bir şey oyulabilir sadece suyun yerine bir şey konulamaz. Onun için bir insan sabah kahvaltıda yumurta yemiyorum diyorsa ben ona zorla yumurta yediremem. Onun için insanların yaşam tarzı, maddi durumu, ‘mutfakta ne pişiyor, dışarda mı yiyor, evde mi yiyor?’ gibi birçok farklı etmen var diyeti etkileyen. Onun için herkesin diyeti kişiye özel olması lazım” ifadelerini kullandı.

BESLENME EĞİTİMİYLE PORSİYON KONTOLÜ OLUŞUYOR

Diyet programlarını danışanlarına uygun olarak planlayan Demircioğlu, “Evde pişmeyen bir yemeği diyet listesine yazdığımda o diyet kişiye uygun hazırlanır olmaz. Kişi bir hafta uygular bırakır. Bir nevi beslenme eğitimi aslında. Diyetisyenler, danışanlarına beslenme eğitimi de veriyor. Küçük kalorilerle başlayıp, siz nasıl beslenmeniz gerektiğini öğrenirseniz ister istemez porsiyon kontrolünüz oluyor. Proteinle, karbonhidratı dengelemeyi öğreniyor. Kişi diyetisyene gitmese bile o eğitimi aldığı için kafasında bu durum yer ediyor” şeklinde konuştu.

SON DÖNEMLERDE MİDE AMELİYATLARI ARTTI

Demircioğlu, son dönemlerde diyet tedavisine ayak uyduramayan çoğu kişinin mide ameliyatlarına yöneldiğini ve sayının çok fazla arttığını dile getirerek, “Son dönemlerde mide ameliyatları çok arttı. Ameliyatlar sonrası da diyetisyenler destek veriyor. Mide ameliyatları, mide botokslarına bakıldığı zaman hepsi dışarıdan bir etmen. Ameliyatlardan sonra da diyet yapılacak. Ameliyat oldum bitti diye bir şey yok. Bu yüzden insanın disiplini çok önemli. Mide zaten genişleyebilen bir organ ve bu ameliyatlar sadece bir defa yapılıyor. Tekrar yapılması çok mümkün olmuyor” dedi.

AMELİYAT SONRASI DİYET MECBURİ

Mideyi balona benzeten Demircioğlu, ne kadar yenilirse midenin hacminin de o kadar büyüyeceğini dile getirdi. Ameliyat olmak isteyen kişilere ise Demircioğlu, şu sözlerle yaklaştı: “Mide ameliyatı olmak isteyen bir insan önce kendisini sınamalı. ‘Ben gerçekten kendimi küçük porsiyona alıştırabilecek miyim?’ diye kendisine sormalı. Kişi diyetisyenle başlayıp baktı kilo veriyor, küçük porsiyonlara kendisini alıştırabildi. Ondan sonra eğer olmuyorsa, psikolojisini çok etkiliyorsa mide ameliyatı düşünülebilir ama sonrasında zaten kendisini bu diyet programına alıştırması lazım. Diyetisyenle birlikte olacaksın. Diğer türlü ‘ben iştahımdan kesemem, ameliyat olayım’ gibi cümleler bir çözüm olmadığı gibi ameliyat sonrası diyet zorunluluk” diye konuştu.

BİLİNÇLENMEDİKÇE AMELİYAT BİR ÇÖZÜM DEĞİL

Demircioğlu, “Bıçak altına yatmadan olabiliyorsa doğal yolla kilo verilmesini tavsiye ediyorum. Çünkü beslenme durabilen bir şey değil. Mide ameliyatı olduktan sonra beslenme duracak diye bir şey yok. Sürekli besleniyoruz. Bunun bilincine varmadıkça ameliyat bir çözüm değil. Onun dışında yağ aldırmalar vücudun hormon dengesini bozuyor. Çünkü siz ameliyata girerken vücudunuzda bir yağ kütlesi var. Vücut ona göre çalışıyor, hormon üretiyor, ona göre metabolizması var ama yarım saat sonra o kütle orada olmuyor. Bu durumda da salgılanan hormonlar ve enzimler fazla geliyor. Karaciğeri bozuyor. Vücutta birçok anomaliye sebep oluyor. Bunlara hiç gerek yok. Tabi ki doktor eşliğinde gerçekten gerekiyorsa yapılabilir ama ‘ben iştahımı kesemem, ameliyat olayım’ diye bir şey söz konu olmamalı. Hiç kilo vermeyi denemeden, ameliyatı kolay yol görmek çok sakıncalı” dedi.

“HER ŞEYİN ÇOĞU ZARAR”

Demircioğlu, ameliyatların haricinde bir diğer konu olan zayıflama haplarını ise şu şekilde değerlendirdi: “Kilo vermek isteyen kişiler internette satılan bitkisel ilaçlara başvuruyor ve bunların sonucu da kötü olabiliyor. Aslında otlar, bitkiler bu yeşil çay bile olsa düşündüğümüz zaman doktorların verdiği ilaçlar bile bitkilerden yapılıyor. Çok kuvvetli olduğu için ağrılarımızı kesiyor. O yüzden bitkilerde bir ilaç ama burada kullanım dozu çok önemli. İnsanlar ‘doğadan geliyor, organik’ diyerek ‘zararı olmaz’ gözüyle bakıyor ama doğadan gelen bir şeyin zararı olmaz diye bir şey yok. Onun için ilaç olarak düşünüldüğünde dozunun ayarlanması çok önemli. Bir başkasının içip fayda bulduğu bir şeyden sen içtiğin zaman fayda bulacaksın diye bir şey yok. Birden bu bana iyi gelecek diye çok fazla miktarda vücudumuza almak sakıncalı sonuçlar doğurabilir. Mesela diyette öyle. Ben aç kalmalıyım. Aç kalırsam kilo veririm gibi söylemler de yanlış. Her şeyin çoğu zarar. Burada kişinin yapacağı şey kararlı olmak.”

Buket Beslen/ İLKSAYFA-