İsmail Kartal anlattı: Asıl olaylar soyunma odası koridorlarında oldu
Fenerbahçe Teknik Direktörü İsmail Kartal, "can pazarından döndük" diyerek Trabzon'da yaşanan olayları anlattı.
Süper Lig'in 30. haftasında Fenerbahçe, Trabzonspor'u deplasmanda 3-2'lik skorla yendi. Maç sırasında ve sonrasında çıkan olaylar ise gündeme bomba gibi düştü. Bunun üzerine Fenerbahçe'nin teknik direktörü İsmail Kartal, o anları ve sonrasında yaşananları anlattı.
Hürriyet'e konuşan Kartal, "Sezon başından bu yana biz saha içinde kalmaya gayret ediyoruz. Kimseyle tartışmaya, kimseye bulaşmamaya özen gösteriyoruz. Ama maalesef sürekli bir tarafa doğru itiliyoruz. Trabzon’da günler öncesinden başladı asıl olaylar.
Açıkça beyan edenler oldu, “Fenerbahçe’yi şampiyon yapmayacağız” diye. Olabilir. Haklarıdır. Bizi yenmek isteyecekler elbette. Ama insanları kışkırtmak.. Bu dereceye vardı olaylar. Üstelik bunu yapanlar kerli ferli işadamları, toplumun önde gelen isimleri..." ifadelerini kullandı.
"FUTBOLCUM O SALDIRIDA KENDİNİ KORUMASIN MI?"
İsmail Kartal, olayları şöyle aktardı:
"Maç bitti. Oyuncularım zor bir deplasmanda, zor bir maçı kazanmanın verdiği sevinçle orta sahada toplandı. Hep birlikte seviniyorlar.
Bu sevincin tahrik olduğunu söylüyorlar. Kadıköy’de 23 maç yenilmediğimiz, namağlup olduğumuz bir dönemde Trabzonspor bizi yendi. Sevinçten kalecilerini havaya attılar. Kazandılar, sevinmekte haklılar. O gün tek bir olay çıktı mı?
Trabzon’daki maçta da biz kazandık ve oyuncularımız sevindi. Neden bundan gocunuyorsunuz? Futbolcum o saldırıda kendini korumasın mı?"
"OĞLUMUN KAFASINA DAVUL TOKMAĞIYLA VURDULAR"
Ama asıl olaylar soyunma odası koridorlarında oldu. Kim kime vurdu belli değil. Antrenörleri olaya karıştı, saldırdı, kavgaya girdi. Bir ara Fred’e saldırdılar. Oğlum onu korumaya çalışırken, yaralandı. Kafasına davul tokmağı ile vurmuşlar. Gözlerinize inanamazsınız ama ortam tam can pazarına döndü.
O anda Osayi-Samuel’e de bir saldırı oldu. 3 basamaklı bir merdivenden itilmiş, başını duvara vurmuş. O an da kısa küreli bir baygınlık da geçirmiş oyuncu.
Maçta ikinci yarı başladı. Su şişeleri de sahaya atılmaya başladı. Yedek kulübesinde ben topladım bir kısmını bunların. Ama ilerleyen dakikalarda öyle bir hale geldi ki, Dusan Tadic ve Ferdi Kadıoğlu’nun bulunduğu o kanat, argo bir ifade kullanacağım bağışlayın, “Kaput” oldu.
"KALECİM SAKATLANMIŞ, ÜSTÜNE MEŞALE ATILIYOR"
Gidemiyor oyuncularım. Rakip yarı sahaya bile geçemiyoruz. Oyuncularım tedirgin. Ben bunca yıllık futbolculuk ve teknik adamlık hayatımda inanın bu kadarını görmedim. Düşünün kalecim sakatlanmış, onun üstüne meşale atılıyor, hakem izliyor.
"CAN PAZARINDAN DÖNDÜK"
Soyunma odasına girdiğimizde bir parça rahatladık. Takımdaki, oyunculardaki korkuyu gözlerinden okurdunuz. Hepimiz birbirimize sarıldık.
Sonra düşündüm. Biz şampiyon olmayalım mı? Şampiyonluğa oynamayalım mı? 5-1 mağlup olduğunuzda gülüyorsunuz. O zaman bu tepkiyi o yenilgide niye göstermiyorsunuz?
Fenerbahçe’ye de bana da haksızlık ediyorlar. O koridordaki görüntüleri kayıtları vardır. Onlarda da, Fenerbahçe TV’de de. Dedim ya can pazarından döndük.
"GÜCÜME GİDİYOR, AĞIRIMA GİDİYOR"
Haksızlık diyorum, evet haksızlık. Bıçak sırtında görev yapıyorum ben. Ne medya da ne de kendi camiamda destek var! Hoca kötü. Avrupa’da ilk 8’e girmiş, en çok ülke puanı kazandırmış bir hocaya ve takıma yapılıyor bunlar. Benim yaptığımı yabancı bir hoca yapsa, heykelini dikerlerdi. Ama birileri imparator oluyor, dünyanın en iyi hocası oluyor. Ama İsmail Kartal’a gelince, “Hoca mı bu?” Gücüme gidiyor, ağırıma gidiyor. Benim de takımımım da önü kesiliyor.
Kaynak:Haber Merkezi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.