Hayrettin Erkmen kimdir? Türk siyasi hayatında gensoruyla düşürülen ilk bakan kim?
Türk siyasi hayatında gensoruyla düşürülen ilk bakan kim? Gensorunun konusu neydi? İsrail’le gizli görüşme yapan bakan bedelini nasıl ödedi? Dönemin CHP’si Erbakan’ı hangi konuda kayıtsız şartsız destekledi? Hayrettin Erkmen kimdir? Erkmen nasıl düşürüldü
Türk Parlamento tarihinde gensoru önergelerinin kayıtları bir asır öncesine dayanıyor. Günümüze kadar önergelerle 2 hükümet düşürüldü, pek çok bakan da istifa etmek zorunda kaldı.
Peki Türk siyasi hayatında gensoruyla düşürülen ilk bakan kimdi? Gensorunun konusu neydi? İsrail’le gizli görüşme yapan bakan bedelini nasıl ödedi? Dönemin CHP’si, MSP lideri Erbakan’ı hangi konuda kayıtsız şartsız destekledi? Hayrettin Erkmen kimdir? Hayrettin Erkmen bakanlıktan ne zaman ve nasıl düşürüldü?
İşte cevabı:
Tarih 5 Eylül 1980, günlerden Cuma… "Millî menfaatlere aykırı politika izlediği ve İsrail ile gizli görüşmeler yaptığı" gerekçesiyle, merhum Erbakan Hoca’nın genel başkanı olduğu ve Meclis‘te 24 kişilik bir grubu bulunan Milli Selamet Partisi (MSP)‘nin TBMM‘ye verdiği gensoru önergesiyle Süleyman Demirel azınlık hükümetinin Dışişleri Bakanı Hayrettin Erkmen, bakanlıktan düşürülüyor.
SÖZ KONUSU İSRAİL VE SİYONİSTLER OLUNCA ERBAKAN TEREDDÜT ETMİYOR…
Rahmetli Erbakan Hoca söz konusu İsrail ve Siyonistler olunca dışarıdan desteklediği azınlık hükümetinin Dışişleri Bakanı Hayrettin Erkmen’in gözyaşlarına hiç aldırış etmiyor. Erbakan Hoca tereddütsüz 9 maddelik gensoruyu bizzat kendisi kaleme alıyor, imzasını atıyor ve TBMM’ye sunuyor. Verilen gensoru önergesi 21 Ağustos 1980 yılında 231 oyla TBMM’de kabul ediliyor. Hayrettin Erkmen o tarihte Demirel’in başbakanlığındaki azınlık hükümetinin Dışişleri Bakanı’dır. CHP yine ana muhalefet partisidir. MSP ise Meclis’te sadece 24 milletvekiline sahiptir. Erkmen’in bakanlığı döneminde Türkiye’nin dış politikası “milli rotadan” hepten çıkmış, her sahada teslimiyetçi ve tavizkar bir seyre girmiştir. Özellikle de Dışişleri Bakanı’nın İsrail’le gizli görüşmeler yapmasının ortaya çıkması bardağı taşıran son damla olmuştur. Milli Selamet Partisi (MSP), meseleyi “gensoru” önergesiyle milletin ve Meclis’in gündemine taşımakta gecikmez. Peki neydi Hayrettin Erkmen’i koltuğundan eden o kabahatler:
1- Milli menfaatlere aykırı politikalar izlemek.
2- Avrupa Ekonomik Topluluğu’na (AET, bugünkü Avrupa Birliği) girmeye teşebbüs etmek.
3- Tamamen “batı” yanlısı dış politika yürütmek.
4- Yunanistan’a büyük tavizler verip, Batı Trakya’yı ise ihmal etmek.
5- Afganistan konusunda pasif kalıp, Afganistan’ı Sovyetler Birliği’nin işgaline ve insafına terk etmek.
6- Dışişleri Bakanı olarak İslam Konferansı Örgütü’nü hafife alarak toplantılarına katılmamak.
Hayrettin Erkmen, bütün bu kabahatlerin yanı sıra asıl İsrail’le ilişkiler konusunda Milli Görüş’ün o dönemdeki partisi MSP’nin sert eleştirilerine üzerine çekiyor. Gensorunun ana eksenini de İsrail’le ilişkiler belirliyor.
İsrail, Hayrettin Erkmen’in Dışişleri Bakanlığı döneminde Kudüs’ü Başkent ilan ediyor. MSP, “Kudüs İslam’ındır” mitingleriyle İsrail’in bu aymazlığına karşı hem Türkiye’deki Müslümanları uyarıyor, hem de İslam dünyasını cesaretlendiriyor. Dışişleri Bakanı Hayrettin Erkmen ise İsrail’in Kudüs’ü Başkent ilan etmesini sadece seyrediyor. Erkmen İslam Konferansı Örgütü (İKÖ)’nün İsrail’in Kudüs’ü başkent ilanı üzerine 11-12 Temmuz 1980’daki Amman zirvesine gitmiyor. Bununla da kalmayan Erkmen, Türkiye’nin İsrail’le ilişkilerini geliştirmek için büyük çaba sarf ediyor, hatta gizli görüşmeler gerçekleştiriyor.
ERBAKAN HOCA’NIN AĞZINDAN GENSORU
Prof. Dr. Necmettin Erbakan, Ekim 1988‘de yapılan ve Dış Politika Dergisi‘nin 3. sayısında yayımlanan röportajda Hayrettin Erkmen‘in düşürülmesini şöyle anlatıyor:
"12 Eylül‘den önce İsrail Devleti Ortadoğu‘daki huzursuzlukları artırmış, bugün bilinen tecavüz ve zulümlerini daha o yıllarda uygulamaya koymuş ve bütün bunlar yetmiyormuş gibi Müslümanlar için kutsal belde olan Kudüs-ü Şerifi de başkent olarak ilan etmişti. Bu ilan Nisan 1980 tarihinde oldu. Kutsal Kudüs artık Yahudi İsrail Devleti‘nin başkenti ilan edilmişti. Olaya İslam ülkeleri büyük tepki gösterdiler. Hatta batı devletlerinden de İsrail‘in bu haddi aşan hareketini kınayanlar olmuştu. Öyle ki BM‘de İsrail‘in bu hareketi 169 üyenin üçte iki çoğunluğuyla, yani kahir bir ekseriyetle kınandı ve reddedildi. Bin yıl Kudüs‘ün koruyuculuğunu ve kurtarıcılığım yapmış olan bizim milletimiz de bu tecavüz karşısında hareketsiz kalamazdı. Nitekim o aylarda yurdun dört bir yanında İsrail‘i tel‘in ve Kudüs‘ü kurtarma mitingleri yapıldı. Halkın o kadar coşkuyla katıldığı, yüz binleri bulan bu mitinglere rağmen hükümetimiz bırakın İsrail‘i kınamayı, İsrail‘le ilişkileri artırmak için elinden geleni yapıyordu. İkili ilişkilerin artması için gizli ve açık görüşmeler yapılıyordu. İşte buna tahammül edemezdik. Bir gensoru hazırladık ve Meclis‘e verdik. Gensoru, Meclistekilerin çoğunluğuyla kabul edildiği için Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez bir bakan, bir Dışişleri Bakanı düşürülmüş oluyordu. Sırf bir bakanın ve ürettiği politikasının; eğer bu dış politika olursa bizim için çok önemlidir, düşürülmesi çok önemli görüldüğü için zamanın gazetelerinde hareketimize dikkat çekilmişti. Gazeteler ortaklaşa şunu söylüyordu: Düşürülen Hayrettin Erkmen değil, Türk Dış Politikasıdır. 1923 yılından bu yana gelen "Geleneksel Hariciye" anlayışıdır."
GENSORU OYLAMASINDA CHP ERBAKAN’A DESTEK VERİYOR
O tarihte CHP’nin Genel Başkanı ise rahmetli Bülent Ecevit’tir. Deniz Baykal da 5 Eylül 1980 günü CHP milletvekili… CHP grubunun da tam kadro destek verdiği gensoru görüşülürken, Baykal Meclis sıralarında oturuyor. TBMM zabıtlarına göre 5 Eylül 1980 günü, gensoru görüşülürken Deniz Baykal, TBMM’deki koltuğundan; kendisini savunmak için konuşma yapan Erkmen’e “Boşuna çabalama, düşeceksin” diye bağırıyor…
Gazeteilksayfa.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.