Devlet okulu da olsa özel okulda olsa giderleri karşılamak çok zor

Yeni eğitim ve öğretim dönemi 12 Eylül itibariyle başlıyor. Okulların açılmasına kısa bir süre kala kırtasiye ürünlerine gelen zamlar velileri ve öğrencileri kara kara düşündürüyor. Öğrenci ve veliler yüksek rakamlarla karşı karşıya kalırken, Ankara Kitap ve Kırtasiyeciler Odası (AKKO) Başkanı Müslüm Küçükarzuman ile konu hakkında konuştuk. Küçükarzuman, “Kalem, silgi, defter, kitap vb. gibi kırtasiye ürünlerinde geçen yıla bakılarak bu yıl fiyat artış oranı yüzde 100'ün üstünde. Veliler bu yıl çok zorlanacak. Velilere bu durumun bizden kaynaklı olmadığını anlatamadığımız için anlaşmazlıklar oluşacak. Çantasından kalemine, formasından ayakkabısına, yemeğinden servisine birçok şeyde fahiş fiyatlarla karşılaşan veli, geçim sıkıntısı yaşayacak” dedi.

Veliler Yüksek Rakamlarla Karşı Karşıya

Okullarda ilk ders zili için artık geri sayım başladı. Öğrencilerin kullandığı kırtasiye ürünlerine gelen yüzde 100’ün üzerindeki zamlar, velileri kara kara düşündürüyor. Konu hakkında gazetemize bilgi veren AKKO Başkanı Küçükarzuman, öğrenci ve velilerin kırtasiye ürünleri, kitap ve test kitaplarına oldukça yüksek rakamlar ödemek zorunda kalacaklarına değinerek, “Öncelikle bu yıl okula başlayacak ve devam edecek tüm öğrencilerimize başarılar dilerim fakat geçen yıl ile bu yıl arasında kırtasiye ürünlerinin genelinde yüzde 150 oranında fark var. Bizler bile alıp sattığımız ürünleri yarın yerine koyamıyoruz. Fahiş fiyatlarla herkes karşı karşıya” diye konuştu.

Anlaşmazlıklar Artacak

“Velilerle aramızda anlaşmazlık yaşanacak” diyen Küçükarzuman, “Çünkü fiyatlar çok pahalı. Neticede bizlerde birer veliyiz. Fiyat anlaşmazlıklarında, indirim oranlarında, ‘Bu kadar artar mı gibi?’ birçok sorunla yüz yüze kalacağız. Çünkü velilere bu durumu anlatamıyoruz. Kırtasiye ihtiyaçlarının çoğu ithal. Döviz arttığı sürece içeride fiyatlar yükselmeye, veliler mağdur olmaya devam edecek” ifadelerini kullandı.

Geçim Sıkıntıları Artacak

Küçükarzuman, “Ekonomimiz günden güne kötüye gidiyor. Enflasyon çok yüksek. Diğer yabancı para birimleri karşısında bizim paramız çok fazla değer kaybettiği için alım gücümüz düştü. Bu durumda bizlerde ihtiyaçlarımızı gideremez hale geldik. Örneğin; Bir ailede 3 çocuk okula giderse, asgari ücret alan bir aile için geçim sıkıntıları ortaya çıkar. Her şeyi karşılaması çok zor. Bunları karşılamak artık devlet okulunda da olsa özel okulda da olsa çok zor” şeklinde konuştu.

Zincir Marketler Küçük Esnafı Bitiriyor

Zincir marketlerin küçük esnafla beraber 22 iş kolunu da baltaladığına ve bu marketlerle rekabet şanslarının olmadığına dikkat çeken Küçükarzuman, bu konu ile ilgili oda olarak çalışmalarını sürdürdüklerini kaydetti. Küçükarzuman, “Yaptığımız tasarıda bin 500 metre kare alanı olmayan market, kırtasiye ürünleri ve kitap satmasın. İkinci olarak bu kadar çok süper marketin açılması ve bu kadar çok iş kolunun öldürülmesi bir ülkenin ticaretle uğraşan ve bu işten geçinen esnafı ve sermaye sahibini zor durumlara sokar. Bu durumda ekonominin iyi gitmediğini gösterir. Kartelleşme yani tekelleşme başlarsa bir ülkede fiyatlar fahiş olur, enflasyon çok artar. Hiçbir şeyin yanına yanaşılmaz” dedi.

Sağlıklı Ürün Kırtasiyeden Alınır

Kırtasiyelerde satılan ürünlerde TSE gibi uluslararası damga anlamına gelen CE damgası bulunduğuna değinen Küçükarzuman, zincir marketlerde satılan kırtasiye ürünlerini şu cümlelerle eleştirdi; “Sağlıklı ürün kırtasiyeden alınır. Ne marketten ne bakkaldan alınır. Bir ilaç bir kişiyi zehirler ama bir kitap milyonları zehirler. Zincir marketlerde bu ürünlerin satışı kesinlikle yasaklanmalıdır. Çünkü ekonomiye zarar veriyor. Ucuz alacaksa vatandaş bizden alacak, sağlıklı alacaksa bizden alacak. Onun dışında bir alternatif düşünemiyorum. Çünkü onlar hiçbir şekilde bilmiyorlar ama bizler bu işi bilinçli olarak yapıyoruz."

Buket Beslen: İlksayfa