Cemile Özyakan'ın yeni kitabı 'Kuş Sesleri' okurlarıyla buluştu

Yazar Cemile Özyakan’ın yeni kitabı Kuş Sesleri, Ayrıkotu Kitap etiketiyle raflardaki yerini aldı. Ankara Penguen Kitabevi’nde düzenlenen etkinlikte okurlarıyla buluşan Özyakan, kitabın yazım sürecini Ulus’a özel anlattı. Kadın hikayelerinin ön planda olduğu eserde bireylerin değişime cesaret etme süreci ele alınıyor. Gerçek olaylardan ilham aldığını belirten yazar kurmaca karakterlerine derinlik katmak için detaylı çalışmalar yaptığını söyledi. Mekân tasvirlerine önem verdiğini dile getiren Özyakan, okuyucuların öykülerde kendilerinden bir şeyler bulabileceklerini ifade etti.

CEMİLE ÖZYAKAN’IN YENİ KİTABI OKURLARLA BULUŞTU

Yazar Cemile Özyakan’ın yeni kitabı Kuş Sesleri, Ayrıkotu Kitap etiketiyle raflardaki yerini aldı. Kitabın tanıtımı Ankara Penguen Kitabevi’nde düzenlenen söyleşi ve imza günü etkinliğiyle yapıldı. Okurlarıyla bir araya gelen Özyakan, kitabın yazım sürecine dair detayları Ulus’a özel paylaştı. Kitapta yer alan öykülerin ortak bir tema etrafında şekillendiğini belirten yazar, “Bu öyküleri yazarken bir noktada fark ettim ki hepsi değişimi göze alan, içinde bulunduğu durumu sorgulayan karakterlerden oluşuyor. Başarıp başaramamaları önemli değil, önemli olan o değişime cesaret etmeleri” ifadelerini kullandı.

KADIN HİKAYELERİ ÖN PLANDA

Sekiz öyküden oluşan kitabın tematik yapısını anlatan Özyakan, Kuş Sesleri’nin kadın hikayelerine odaklandığını söyledi. Ancak anlatılanların yalnızca biyolojik anlamda kadın karakterlere ait olmadığını vurgulayan yazar, “Karakterler bazen erkek olabilir ama bu hikayelerde duyduğumuz hep bir kadın sesi. Rahatını bozmayı göze alan, arafta kalsa da yeni yollar arayan, cesur adımlar atabilen karakterleri anlatıyorum” dedi. Özyakan, kitabında, toplumun dayattığı rollerin dışına çıkabilen bireylerin hikayelerine yer verdiğini ifade ederek, “Bu hikayelerde bir çıkış yolu arayan, korkularına rağmen harekete geçen karakterler var. Sanırım kendini kapana sıkışmış hisseden herkes bu öykülerde kendinden bir şeyler bulabilir” şeklinde konuştu.

GERÇEK OLAYLARDAN İLHAM

Özyakan, öykülerinin olağanüstü ya da gerçek dışı karakterler içermediğini belirterek anlatılarının gündelik hayatta karşılaşılabilecek sıradan insanlardan ilham aldığını dile getirdi. “Beni etkileyen bir olay, bir durum ya da bir kişi olduğunda durup ona daha yakından bakma ihtiyacı hissediyorum. Bize sıradan gelen ama aslında olağanüstü olan şeyleri anlatmak istiyorum” diyen yazar, bazı öykülerin ilham kaynağının gerçek olaylar olduğunu ancak tüm hikayelerin kurmaca olduğunu vurguladı.

Kitaptaki “Kara Delik” öyküsünün babası tarafından öldürülen okul arkadaşı Ahmet Yıldız’dan esinlenerek yazıldığını belirten Özyakan, “Ahmet’i düşündüğümde yazmaya başladım ama hikaye birebir onun hikayesi değil, kurmaca bir anlatı. Benzer şekilde kemoterapi gören bir dostuma ithafen bir öykü kaleme aldım, fakat yine tamamen kurgusal bir hikaye oldu” dedi. Karakter yaratım sürecinde detaylara önem verdiğini söyleyen yazar, “Bir karakteri yazmadan önce onu sayfalarca anlatıyorum, sadece kendim kim olduğunu tam anlamıyla kavrayabilmek için. Bazen çizimlerini bile yapıyorum” diyerek karakterlerine nasıl derinlik kazandırdığını anlattı.

MEKAN TASVİRLERİNDE DOĞALLIK

Yazarken olayların geçtiği yerleri tüm ayrıntılarıyla gözünde canlandırdığını söyleyen Özyakan, “Sanırım bunun sebebi yazarken kendimi o mekanın içinde hissetmem. Gerçekte bir olay anlatırken fazla detay vermem ama yazıya dökünce bu detaylar anlam kazanıyor” ifadelerini kullandı. Tasvirlerin anlatıyı güçlendirdiğini ve okurun hikâyeye daha kolay dahil olmasını sağladığını belirten Özyakan, kitapta anlatılan mekanların karakterlerin iç dünyalarıyla da paralellik taşıdığını dile getirdi.