Çantacılar Sokak ihracatında Ankara’nın dışarıya açılan kapısı oldu
Ulus Çantacılar Sokak esnafı Ramazan Kasarlı, çanta ihracatında Ankara’nın dışarıya açılan kapısı olduklarını belirterek“Üretimi artırabilmemiz için çok yüksek olan KDV’nin düşürülmesini istiyoruz, işçi, hammadde ve enerji maliyetlerinde destek bekliyor."
Tarihi Ulus Çantacılar Sokak’ta 20 yıllık esnaf Ramazan Kasarlı, yaptığı yerli üretim çantalar ile çantada Ankara’nın ihracata açılan kapısı olduklarını söyledi. Yaptıkları çantalarla başta Avrupa ülkeleri ve Ortadoğu’ya ihracatta bulunan Kasarlı, Çantacılar Sokak’taki esnafın taleplerini gazetemize anlattı. Üretimde KDV’nin düşürülmesini talep eden Kasarlı üretimi artırabilmek için işçi maliyetlerinde, enerjide ve hammadde de destek beklediklerini söyledi. Sektörde çalışacak kalifiye eleman açığı olduğunu dile getiren Kasarlı, “Bırakın yetişmiş kalifiye elemanı vasıfsız işçi bile bulmakta zorlanıyoruz” dedi. Çantacılar Sokağı Esnafı Ramazan Kasarlı ayrıca Büyükşehir ve Altındağ Belediyesinden talepleri olduğunu belirterek, sokağın tanıtımının yapılmasını ve biran önce eksikliklerin giderilmesini istedi.
“ÜLKE EKONOMİSİNE KATKI VERİYORUZ”
Çantacı esnafı Kasarlı, 30 yıllık geçmişi olan Çantacılar Sokak’ta hem imalat hem de toptan ve perakende satış yaparak ekonomiye katkıda bulunuyor. Kasarlı, “Bu Sokak Ankara’nın çanta üzerinde yurt dışına açılan ihracat kapısı durumunda bir ticaret merkezidir. Türkiye’de eskiden bu alanda ithalat çok fazlaydı. Artık bu sokaktaki esnaflarımız sayesinde yerli üretim artarak ihracatçı durumuna geldik. Önceden ihracat yoğunluğumuz Ortadoğu ülkelerine oluyordu. Şuan Çin’in fiyatları artırmasından sonra Avrupalılar da bizim ürünlerimize yoğunlaştı. Bu duruma nakliye masrafları ve bölgeye yakınlığımızda etken oldu. Bu sokakta bulunan esnaflar Avrupa’nın birçok ülkesine ve Ortadoğu ülkelerine ihracat yaparak ülke ekonomisine katkıda bulunuyor” ifadelerini kullandı.
“ÜRETİCİYE DESTEK VERİLSİN”
Üreticiye destek verilmesini talep eden Kasarlı, “Esnaf olarak bizim taleplerimizin başında KDV geliyor. KDV oranımız çok yüksek bunun düzenlenmesini istiyoruz. Bizim üretimi artırabilmemiz için işçi maliyetlerini ve sigorta primlerinin imalatçıya destek amaçlı indirimler yapılmasını istiyoruz. Ham meddeyse gelen zamlar üreticileri zorluyor bu konularda devletimizden üreticiler olarak destek bekliyoruz. Destek bulursak daha çok üretip ülke ekonomisine daha çok katkıda bulunuruz” dedi.
“ELEMAN BULAMIYORUZ”
Sektörde çok büyük bir eleman açığı olduğunu söyleyen Kasarlı, “Bizde eğitim çıraklıktan başlıyor. Haftalık 1.250 TL maaş artı sigorta yemek alıyor. Bunun yanında da okuluna da gidiyor. Hem ekmek sahibi oluyor hem para kazanıyor. Şuan bırakın yetişmiş kalifiye elemanı vasıfsız işçi bile bulmakta zorlanıyoruz. Çünkü herkes okuyup daha büyük işlere gireyim derdinde. Zamanında insanların meslek sahibi olayım derdi kalmadı. Zamanında mesleğimizin değeri yok gibi görünüyordu. Ama bugün var. Şuan bir tezgâhtar çalışan bile aldığı primlerle neredeyse on bin lira gelir elde ediyor. Atölyede çalışan ustalara biz bu imkânları sunuyoruz. Ama eleman bulamıyoruz. Eleman bulamayınca imalatı güçlendirmek sıkıntı oluyor. Eğitim sistemimiz de mesleki eğitim okullarına biraz daha önem verilirse zanaatkâr ve ara eleman oluşması sektörümüzü rahatlatır, üretimimiz artar. Bugün bakıyoruz. Binlerce işsiz üniversite mezunu var. Meslek tercih edilse hem işsiz kalmayacak, mesleği tercih eden iş bulacak hem de yığılma olmadığı için üniversite okuyanda iş bulacak. Bizim gibi üretim yapan iş kolları da eleman sorunu yaşamadan üretime devam edecek. Biz ustalarımıza hatırı sayılır ödemeler yapıyoruz” şeklinde konuştu.
İHRACATIMIZ ESNAFI KURTARIYOR
“Pandemiden sonra dünyada oluşan ekonomik daralma, hammaddenin zamlanması ve enerji sorunları, işçi maliyetlerinin artışı sektöre sıkıntı çıkardı. Bu gibi sorunlar yaptığımız ihracatı çok engellemedi” ifadelerini kullanan Kasarlı, şöyle devam etti: “Yaptığımız ihracattan dolayı iç pazarda da ürünlerimizi aynı fiyattan satmak zorunda kaldık. Fakat işlerimiz yaz sezonu gibi değil. Bizim sektörümüzün yoğunluğu yaz sezonunda okul döneminde daha çok artıyor. Kışın işlerde düşüş oluyor fakat sorun diyemeyiz. Bu sokaktaki esnafın sorun yaşamama sebebi yaptığımız ihracat. Bu sayede iç pazarımızda hareketleniyor. Giderler artsa da yurt dışına yaptığımız satışlar bizi kurtarıyor.”
BELEDİYELER TANITIM YAPMALI
30 yıllık çantacılar sokağı esnafı olarak Büyükşehir ve Altındağ Belediyesinden talepleri olduğunu dile getiren Kasarlı, “Belediyelerimiz çantacılar sokağının tanıtımını yapmalı. Bizler 30 yıldır buradayız. Ankara’da hala burayı bilmeyen hemşerilerimiz var. Biz burada sadece yurtdışına değil perakende satış da yapıyoruz. Hemşerilerimiz burada kaliteli, yerli üretim malları uygun fiyata alabilirler. Bunun dışında sokağımızın aydınlatma sorunları var. O sorunların giderilmesini istiyoruz. Ayrıca sokağımızdaki ağaçların neredeyse hepsi meyve ağacı. Bu ağaçlarda ki meyveler yaz aylarında ürünlerimizin ve gelen misafirlerimizin üzerine akıyor. Biz bu durumu yetkililere özellikle ‘Mavi Masaya’ defalarca bildirdik ama sorun çözülmedi. Sokaktaki ağaçların budanması ilaçlanması gerekiyor. Yetkili belediyelerimizden esnaf olarak ricamızdır. Taleplerimiz yerine getirilsin. Sokağımız canlanarak üretim ve ticaretin merkezi olsun” dedi.
UCUZU 6 AY BİZİMKİLERİ YILLARCA KULLANIRLAR
Kasarlı, son olarak şunları söyledi: “Vatandaşlarımız yerli ve milli malları kullansınlar. Kanserojen ürünlerden uzak dursunlar. Özellikle geri dönüşüm ürünler sağlımız açısından zarar verici oluyor, risk daha çok artıyor. Ucuz diye alınan çantaları müşteri 6 ay kullanıyorsa bizim gibi yerli üretim yapan esnaflardan aldıkları çantaları yıllarca kullanırlar. Hem sağlık korunur hem ekonomi. Bazı ucuz grupların üretim yaptığı çantalar vatandaşın hem cebine hem sağlığına zararlı. Vatandaşlarımız yerli malı üretim kullanmalı. Biz Avrupa’ya ihracat yapıyoruz, onlar bizi tercih ediyorsa bizim vatandaşlarımızın tercihleri de bizden yana olmalı. Bizler esnaflar olarak halkımızdan ricada bu konuda ricada bulunuyoruz. Ürünlerimiz hem sağlıklı hem de kaliteli. Yerli üretim malların kullanımı ekonomimize de hatırı sayılır katkıda bulunacaktır. Yerli ürün tercih edilirse hem üreten hem tüketen hem de devletimiz kazanıyor.”
Faruk Gökyurt/ İLKSAYFA-
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.