Beypazarı'nda maden tartışması: Mahalle sakinleri karşı çıktı

Uruş Mahallesi’nde MYB Madencilik tarafından kurulması planlanan bin 862 hektarlık alana sahip kil madeni ocağı projesi mahalle sakinleri ve şirket yetkilileri arasında tartışmalara neden oldu. Beypazarı Uruş Mahallesi’nde 3 yıl önce tespit edilen kil madenini çıkartmak ve bir kırma-eleme tesisinde işlemek isteyen MYB Madencilik’in lk başvurusunda “ÇED gerekli değildir” kararı verildi. Söz konusu madenin açılması halinde Uruş dahil 13 mahalleyi olumsuz etkileyeceğini düşünen mahalle sakinleri ise projeye itiraz etti. Mahalle sakinlerinin “ÇED kararı iptali” davasını kazanmasının ardından yeniden başlayan ÇED sürecinde ise “Halkın Katılım Toplantısı” düzenlendi. Toplantı dolayısıyla mahalleye gelen şirket yetkilileri maden ocağının bölgeye katma değer katacağını ve istihdam sağlanacağını vaat ederken; mahalle sakinleri ise yetkililerin açıkladığı beyanları yetersiz bulduğunu ve somut olmadığını düşündüğünü belirterek bölge halkınım menfaatine hiçbir planlama olmadığını söyledi. Bölgenin geleceği yaklaşık 20 kurumun inceleyeceği yeni ÇED raporunun ardından belli olacak.

TOPLANTIDA KONUŞTULAR

2021 yılında MYB Madencilik tarafından Beypazarı Uruş’taki arazide kil madeni çıkartmak ve bir kırma-eleme tesisinde işlemek üzere başvurularda bulunuldu. İlk başvurularında Ankara İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nden “ÇED Gerekli Değildir” raporu alan şirket yetkililerinin çalışmalara başlayacağını duyan Uruş Mahallesi sakinleri karara itiraz etti. Açtıkları “ÇED kararı iptali” davası lehlerine sonuçlanmasının ardından şirket, geçtiğimiz günlerde yeniden ÇED başvurusunda bulundu. Şirket yetkilileri projenin tanıtıldığı “Halkın Katılım Toplantısı”nda Uruş Mahallesi ve diğer mahalle sakinlerine; doğaya zarar verilmeyeceği, maden ocağının bölgeye katma değer sağlayacağı, istihdam sağlayacağını ve çıkartılan madenden kedi kumu yapılacağını söyledi. Mahalle sakinleri ise yetkililerin proje hakkında söylediklerini inandırıcı bulmadıklarını dile getirdi.

BİLİRKİŞİ RAPORUYLA SAVUNDULAR

Mahalle sakinleri kendilerine söylenecek somut sözler olsa bile projeye karşı çıktıklarını belirterek bilirkişi raporu üzerinden savunmalarını yaptı. Mahalle sakinleri savunmalarında; maden ocağının kurulması durumunda bölgedeki tarım arazileri ve mera alanlarıyla birlikte derelerin kuruyacağını, köy arazisinin yüzde 90 kayba uğrayacağını, bölgedeki sulama projelerinin etkileneceğini söyledi. Maden alanındaki topraklar dolayısıyla tozdan etkileneceklerini ve bölgenin doğasında bulunan canlıların yok olabileceğini de belirten mahalleliler, şirketin bölgeyle ilgili kendilerine verdiği; başta doğanın korunması olmak üzere belirtilen sözleri nasıl tutacağına dair somut ve bilimsel bir cevap veremediklerini de sözlerine ekledi.

YENİDEN MAHKEMEYE GİDİLECEK

Öte yandan mahalle sakinleri şirketin yaptığı ve yaklaşık 20 kurumun raporu inceleyeceği ÇED başvurusunda aleyhlerinde çıkacak bir kararı yeniden yargıya taşıyacaklarını söyleyerek sözlerine son verdi.