Ayaş içmece ve kaplıcaları nerede, nasıl gidilir, sahibi kim?

Ayaş içmece ve kaplıcaları nerede, nasıl gidilir, sahibi kim?

Türkiye’nin en iyi en eski en şifalı içmece ve kaplıcası olarak gösterilen ve dünya sıralamasında da yer alan Ayaş içmeceleri ve kaplıcaları nerede, nasıl gidilir, sahibi kim? Ayaş İçmeceleri’nin şifaları neler?

Cihan İmparatoru Kanuni Sultan Süleyman'ın “Halk içinde mu'teber bir nesne yok devlet gibi, Olmaya devlet cihânda bir nefes sihhat gibi” şeklindeki meşhur sözünü bilmeyenimiz yoktur. Evet herşeyin başı sağlık... İnsanoğlu tüm devirlerde hastalığına şifa, dertlerine deva için diyar diyar gezmiş, kapı kapı dolaşıp hastanesine, doktoruna, hekimine müracaat etmiştir. Ayrıca kaplıcasına, içmecesine gidip sıhhat ile şifa aramıştır. 

Peki Türkiye’nin en iyi en eski en şifalı içmece ve kaplıcası olarak gösterilen ve dünya sıralamasında da yer alan Ayaş içmeceleri ve kaplıcaları nerede, nasıl gidilir, sahibi kim? Ayaş İçmeceleri’nin şifaları neler?

Bu noktada Türkiye’nin merkezinde; Başkent Ankara’nın kaplıcalar mevkinde bulunan ve mineral zenginliği bakımından Çekya’daki Karlovy Vary ile birlikte dünya genelinde ilk ikiye giren Ayaş İçmece ve Kaplıcalarının insan sağlığına olan faydalarını sizler için araştırdık.

ayas-icmeceleri-ana-sayfa-foto-002.jpg

Başkent Ankara’nın batısında, tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan Ayaş İçmece ve Kaplıcalarının tarihi 2 bin yıl öncesine kadar dayanıyor. Ayaş Mülki sınırları içerisinde bulunan bu termal merkezin resmi adresi de; İçmeceler Mevkii AYAŞ olarak geçiyor. Osmanlı döneminde de faal olarak kullanılan Ayaş İçmece ve Kaplıcaları, Ankara şehir merkezine 45 dakika uzaklıkta bulunuyor. Ankara’ya 83, Ayaş’a 23 km mesafede; Ayaş-Beypazarı yolundan 3 km içeride huzurun ve oksijenin maksimum derecede bulunduğu bir şifa merkezi olarak 129 yıldır hizmet veriyor. 

ayas-icmeceleri-kimin-sahibi-kim-002.jpg

 129 YILLIK ŞİFA MERKEZİ 

Yazımıza, Ayaş İçmecelerinin, kaplıcalarının sahibi kim sorusuna cevap vererek devam edecek olursak; Edirne’den, Kars’a Türkiye’nin dört bir tarafından ziyaretçi alan Ayaş İçmece ve Kaplıcalarının işletmesini tam 129 yıldır Ayaşlı 3 köklü aile ortaklaşa yürütüyor. 

ayas-icmeceleri-sahipleri-002.jpg

İşte Ayaş içmecelerinin kurucuları sahipleri:

Ortaklardan birisi Osmanlı döneminde Yakup Efendi sülalesi olarak bilinirken, bir diğer ortak da Osman Efendi, üçüncü ortak ise Eyüp Sabri Efendi sülalesi olarak biliniyor. 

Yakup, Osman ve Eyüp Sabri Efendilerden sonra Ayaş İçmece ve Kaplıcalarının işletmesini evlatları devralıyor. Şimdilerde ise işletmeyi üçüncü kuşak olarak addedilen torunlar devralmış vaziyette. 

Günümüz itibariyle Ayaş İçmece ve Kaplıcaları Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi A.Ş’nin yönetim kurulu başkanlığını üçüncü kuşaktan dede Yakup Efendi’nin ismini alan torun Yakup Bal üstlenmiş durumda.  1892’den beri köklü bir geçmişe dayanan bu işletme şifa ve huzur bakımından Türkiye’nin en meşhur ve en şifalı içmece ve kaplıcası olarak biliniyor. 

 HEM İÇMECE HEM DE KAPLICA RUHSATI VAR 

Bilindiği üzere Anadolu topraklarında 1500 civarında termal merkez bulunuyor. Ancak Ayaş’ta bulunan bu termal merkez; hem kaplıca hem de içmece ruhsatını bir arada bulunduran Türkiye’de ilk kuruluş olarak tarihe adını kaydettirmiş durumda. Sağlık Bakanlığı tarafından hem içmece hem de kaplıca ruhsatı onaylanan 375 yatak kapasiteli bu termal merkez, her yıl on binlerce insana şifa dağıtıyor.  135 dönümlük bir vadi üzerine kurulu bu termal tesis pek çok derde derman olması hasebiyle, Türkiye’nin en iyi ve en kaliteli içmece ve kaplıcası olarak addediliyor. Ayaş İçmece ve Kaplıcalarının kilometrelerce derinliklerinden gelen şifalı sularının, hem içilmesi hem de banyoda kullanılması en önemli tercih nedenlerinin arasında gösteriliyor. Ayrıca Ayaş İçmece ve Kaplıcalarının suları mineral bakımından Türkiye’nin en zengin şifalı suyu olarak kayıtlara geçmiş vaziyette.

ayas-icmeceleri-turgut-ozal-002.jpg

 DEVLET ADAMLARININ UĞRAK YERİ 

Litrede on bin miligram eriyik mineral ihtiva eden şifalı suların vazgeçilmez ziyaretçileri arasında pek çok devlet adamı ve iş insanı da bulunuyor. Türkiye Cumhuriyeti 3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, merhum İş İnsanı Vehbi Koç ve daha pek çok önemli devlet adamı ve iş insanına ev sahipliği yapan Ayaş İçmece ve Kaplıcalarının değeri her geçen gün daha da artıyor.

ayas-icmeceleri-vehbi-koc-kenan-evren-002.jpg

Çok sayıda doktor tarafından tavsiye edilen bu termal merkezin şifalı sularının, yine pek çok doktor tarafından da kullanıldığı ziyaretçi defterlerine yazılan notlardan anlaşılmış oluyor.  

celal-bayar-ayas-icmeceleri-002.jpg

 HANGİ HASTALIKLARA İYİ GELİYOR?

Peki eriyik mineral bakımından dünyanın en zengin iki suyundan birisi olarak gösterilen Ayaş İçmece ve Kaplıcalarının bu şifalı suları hangi hastalıklara iyi geliyor? 

ayas-icmeceleri-ana-sayfa-foto-003.jpg

Bizzat ziyaretçilerin verdikleri bilgilere göre Ayaş İçmece ve Kaplıcaları; Böbrek ve Safra kesesi kum ve taşlarının düşürülmesine yardımcı oluyor. Kabızlığı önleyerek tedavi ediyor. Mide, bağırsak ve karaciğer tembelliklerine iyi geliyor. Bu organları faaliyete geçiriyor. İdrar yollarındaki iltihapları tedavi ediyor. Mide ve bağırsakları solucan, şerit ve kıl kurdundan temizleyerek bünyeden dışarı atıyor. Bağırsak taşlarını temizliyor. Hazımsızlığı, ağız kurumasını ve müzmin kabızlığı önleyerek; iştah açıyor. Hormon ifrazını artırıyor. Erkek ve Kadın cinsel hormonlarına artmasına katkı sağlıyor. Nedeni bilinmeyen baş ağrılarını gideriyor. Kanda bulunan toksinlerin dışarı atılmasına yardımcı oluyor. Karaciğer, safra kesesi, böbrek gibi iç organların düzenli çalışmasına fayda sağlıyor. 

ayas-icmeceleri-tarihi-003.jpg

 ŞİFALI SUYUN KAPLICA OLARAK FAYDALARI 

Türkiye’de bir benzeri  olmayan Ayaş İçmece ve Kaplıcalarının şifalı termal suları, Romatizma, lumbago, siyatik, nevraliji, nevrit, polinevrit, kadın hastalıkları, kırık ve çatlaklardan sonraki mafsal yapışıklıklarında havuz banyosu en uygun tedavi olarak gösteriliyor. Öte yandan hiçbir rahatsızlığı olmayanların bile yılda bir defa içme kürü yapmalarının çok uygun olacağı tavsiye ediliyor. Ayrıca şifalı suların; organizmada biriken zehirli maddelerin,  idrar, dışkı, ter, safra, tükürük bezleri ve buna benzer boşaltım yolları ile dışarı atılmasına yardımcı olduğu da kaydediliyor. 

 

İlksayfa Gazetesi / ÖZEL 


 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.