Ankara’nın neyi meşhur? Ankara denilince akla ne gelir?

Ankara’nın neyi meşhur? Ankara denilince akla ne gelir?

Başkent Ankara’nın neyi meşhur? Ankara denilince akla ne gelir? Ankara’nın gezilecek yerleri neresi? Ankara keçisinden Çubuk turşusuna, Kalecik karasından Ayaş dutu ve Kızılcahamam kaplıcalarına kadar... Tüm bu soruların cevaplarını sizler için derledik:

Ankara başkent olması hasebiyle hiç şüphesiz Türkiye Cumhuriyeti içerisinde farklı bir öneme sahip. Ankara’yı diğer illerimizden farklı ve önemli kılan tek özellik başkent olması mı?

Asla…

Ankara sadece Cumhuriyet tarihinde değil Türk tarihinde de çok çok önemli bir geçmişe ve birikime sahip. Orhangazi döneminde 1356 yılında Osmanlı hakimiyetine giren Ankara’ya pek çok önemli sancak bağlıydı. Yozgat, Çorum, Kırşehir, Kayseri gibi önemli vilayetler Ankara eyaletinin yönetimi altındaydı. Hacıbayram-ı Veli gibi Ankara’da ikamet eden manevi önderler, İstanbul’un fethinde önemli rol oynayan Ak Şemseddin gibi tarihi şahsiyetlerin yetişmesine vesile oldular.

Ankara o dönemlerde dahi dünya iktisat ve ticaretinde hatırı sayılır bir yer tutuyordu. Petrol henüz keşfedilmemişti. Dünya iktisat ve ticaretinde de en önemli endüstri ürünü hiç şüphesiz tiftikti.

Ankara dünya tiftik üretiminde İngiltere’yi geride bırakıp Kuzey Afrika’yla yarışan tek merkezdi. Ankara’nın tiftik geçişi dünyaya nam salmış tiftik üretiminde dünyaya meydan okur vaziyete ulaşmıştı. Tabi tarihi süreç içerisinde dengeler değişti ve Afrika’yı sömürge haline getiren İngilizler tiftikte kartel haline geldi. Bugün Ankara Keçisi ve tiftik neredeyse unutulmaya yüz tutmuş vaziyette.

İlerleyen yıllarda belki tekrar eski günlerine kavuşur mu bilinmez ama Ankara’nın bir başka meşhuru ise kedi… Ankara kedisi Van kedisinin ardından nevi şahsına münhasır bir hayvancık…

EGZOTİK AĞAÇ KAVUNU / KAVUN AĞACINI GÖRDÜNÜZ MÜ?

Tabi Ankara’yı farklı kılan özelliklerinden birisi de coğrafi yapısı ve doğası. Anadolu’nun göbeğinde yer alan Ankara Tuz Gölü, Mogan Gölü, Eymir Gölü, Elmadağı, Kızlcahamam’ı, Ayaş’ı, Güdül’ü, Haymana’sı, Çamlıdere’si ile bir doğa harikası. Klasik soruyu soracak olursak…

Peki Ankara’nın neyi meşhur?

Yukarda da bahsettiğimiz gibi Ankara’nın Tiftik Keçisi, Ankara’nın Kedisi, Ankara’nın Tuzu, Ankara’nın Turşusu, Ankara’nın Dutu, Ankara’nın Havucu, Ankara’nın Tavası, Ankara’nın leblebisi, Ankara’nın Bağları, Ankara’nın Üzümü, Ankara’nın Kaplıcaları, Ankara’nın Şifalı Suları, Ankara’nın içmeceleri ve Ankara’nın maden suları meşhurdur.

Tarihi Hamamönü, Hacıbayram-ı Veli Camii, Aslanhane Camii, Ankara Kalesi, Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşını kaleme aldığı Tacettin Dergahı, Ankara Ulus’taki ilk Meclis’te yer alan Cumhuriyet Müzesi, Kurtuluş Savaşı Müzesi, Etnografya Müzesi, Koç Müzesi, Anıtkabir, Gençlik Parkı, Harikalar diyarı, Göksu Park, Altın Park, Polatlı’da kurtuluş savaşının yapıldığı müze haline getirilen meydanlar başlıca gezilecek yerler arasındadır.

ANKARA VE DUT

Ayaş’tan Türkiye’ye yayılan dut

Ankara’da Dut Fidanı nerede? Dut fidanı ne zaman dikilir? Dut ağacının bakımı nasıl yapılır?

Ayaş Dut’unun ününü duymayan yoktur. Şifalı suları, kaplıca ve içmeceleriyle ününü tüm Türkiye’ye duyuran Ayaş, Dut üretiminde de Türkiye’nin en önde gelen merkezlerinden birisidir. Besin değeri ve lezzetiyle yaz mevsiminin vazgeçilmez meyvelerinden olan Dut, Ayaş’ta bol miktarda üretiliyor. Mevsimsel olarak tüketilen Ayaş dutu, Türkiye’nin dört bir yanına pazarlanırken, ayrıca kışa hazırlık olarak kurutuluyor, pestili ve pekmezi yapılıyor. Aynı zamanda şifa kaynağı olan ve pek çok sindirim bozukluğuna fayda sağladığı bilinen dut kurusu ve pekmezi kışın da bol miktarda tüketiliyor. Dut pekmezi kahvaltıların vaz geçilmez lezzeti olurken, dut kurusu da kuruyemiş ve çerez sofralarının en revaçta ürünü olarak yerini alıyor. Beyaz ağırlıklı olmak üzere Ayaş’ta siyah dut da üretiliyor. Siyah dutun ise ağız yaraları için bire bir etkili olduğu biliniyor.

Ayaş dutu için Ayaşlılar her yıl geleneksel olarak Haziran ayının son haftasında festival düzenliyor. Yoğun katılım olan festivale her geçen yıl ilgi artarak devam ediyor. Ayaş dutu son yıllarda Ankara’nın her tarafına yayılıyor. Yetiştirmesi son derece kolay olan ve pek fazla bakım istemeyen dut fidanını Ankara’daki fidancıların hemen hemen tümünde bulmak mümkün. Ayaş dutunun fidan olarak dikim tarihi ise mart ve nisan ayları…

Aşılı Ayaş fidanlarının fiyatı, büyüklük ve tüplü olup olmamasına göre değişirken; 20 ila 40 lira arasında dut fidanı satın alınabiliyor. Ankara’daki hobi bahçelerinde boy gösteren Ayaş dutu, fidan olarak dikildikten birkaç yıl sonra ürün vermeye başlıyor. Dut ağacı suyu seven bitkilerden birisi. Haftada bir ya da 15 günde bir su vermek yeterli. Dut ağacı her hangi bir ilaca veya gübreye de ihtiyaç duymuyor. İhtiyaca göre yılda veya iki yılda bir budama yapmak gerekirken, tamamen organik olarak topraktan beslenmesi yeterli oluyor.

ANKARA’DA BEYPAZARI HAVUCU

Türkiye’de en çok havuç nerede yetişiyor? Havuç hangi hastalıklara iyi geliyor? Hobi bahçelerinde havuç yetişir mi? Havuç nasıl yetiştirilir?

Toprağın turuncu değeri havuç, kış mevsiminin vaz geçilmez ürünlerinden en önemlisi. Salatalarda, tatlı ve pastalarda kullanılan ayrıca meyve olarak da tüketilen havuç adeta bir besin deposu. Göz hastalıklarına iyi geldiği ve göz tansiyonunu düzenlediği bilinen havucun sindirim sistemine de pek çok faydası var. Havuç yörelere göre farklı biçimde kullanılabiliyor. Örneğin salatada, kuru fasulye yemeğinde, turşu çeşitlerinde, şalgam suyu içerisinde, tatlı ve pastalarda bol miktarda kullanılabiliyor. Ayrıca havuç suyu içecek olarak tüketilebiliyor.

Peki havuç en çok nerede üretiliyor? Hiç şüphesiz havucun ana merkezi Ankara’nın Beypazarı ilçesi.

Beypazarı havucunun özellikleri:

Beypazarı’nda o kadar çok havuç üretiliyor ki; bu üretim Türkiye’nin havuç ihtiyacının yaklaşık yüzde 80’inini karşılamaya yetiyor.

Havuç yetiştirilmesi kolay ürünlerden bir tanesi. Mayıs aylarında ekimi yapılan havucun Ekim ayından itibaren hasadı yani sökümü yapılabiliyor. Havuç fideleme şeklinde değil tohum ekme sistemiyle yetiştiriliyor. Tıpkı marul ve maydanoz ekimi gibi yapılıyor. Suya çok ihtiyaç duyan havuca bir mevsim de iki kere gübre vermek yeterli oluyor. Son yıllarda Ankara’daki hobi bahçeleri ve küçük tarlalarda da yetiştirilen havucun depolanması ve saklanması da son derece kolay. Kış mevsiminde tüketildiği için her hangi bir ardiye ya da depoda saklanmasında bir sakınca yok.

KALECİK KARASI ÜZÜMCÜLÜĞÜN YÜZ AKI

Kalecik Karası üzümde bir numara

Kalecik Karası bir üzüm markası. Kalecik denilince akla hiç şüphesiz üzüm geliyor. Artık Türkiye’de ününü duymayan yok Kalecik Karası’nın…

Sofraların vazgeçilmez ürünü olan üzümün merkezlerinden birisi de hiç şüphesiz Ankara’nın Kalecik ilçesi. Kalecik Karası olarak ünlenen Kaleciğin siyah üzümü artık yurt dışına da ihraç ediliyor. Besin değeri ve kalitesiyle namı her geçen gün tüm dünyaya yayılan Kalecik Karası’nın sirke ve pekmezi de marka haline geldi. Kızılırmak vadisindeki bağlarıyla meşhur Kalecik’in üzümü tadıyla, lezzetiyle tüketicileri kendisine bağımlı kılıyor. Kalecikliler bu nadide ürün için her yıl festival düzenliyor.

Başkent Ankara’ya 70 kilometre uzaklıktaki Kalecik’teki festivale Türkiye’nin dört bir tarafından katılım oluyor. Kalecik Karası’nın tadına hayran kalan Ankaralılar artık bu üzüm çeşidini hobi bahçelerinde de yetiştiriyor. Hobi bahçelerindeki asmalıklarda yerini alan Kalecik Karası’nın üretimi son derece kolay. Diktikten sonra yılda bir kez budanan ve kükürtlenen Kalecik Karası Ankara iklimine son derece uygun bir bitki çeşidi. Suya çok ihtiyaç duymayan Kalecik Karası’na yılda bir kez gübre vermek ürün verimini artırıyor. Son derece dayanıklı olan ve hasadı Ağustos ayından itibaren başlayan Kalecik Karası’nı kışın da muhafaza etmek mümkün.

Peki Kalecik Karası kurutularak da tüketilebilir mi? İşte bu mümkün değil. Kalecik karası kabuğu kalın ve çok sulu olduğu için kurutmaya uygun bir üzüm tipi değil. Kurutmak için Kalecik Karası yerine üzümün bir başka merkezi olan Nevşehir’in siyah üzümü tercih ediliyor.

ANKARA GÜDÜL LEBLEBİSİ LEZZET HARİKASI

Leblebi denilince Türkiye’de herkesin aklına ilk önce Çorum gelir. Fakat bu durum Ankara’nın Güdül ilçesinde üretilen leblebiyi tatmayanlar için geçerli.

Güdül leblebisinin özelliği:

Güdül leblebisi kendine özgü tat ve lezzetiyle yiyenleri adeta büyülüyor. Çorum leblebisine göre bir hayli lezzetli olan Güdül leblebisi, tüketenlerde farklı kavurma biçimi ve damaklarda bıraktığı tadıyla adeta tiryakilik oluşturuyor.

Güdüllüler ilçelerinin leblebi tarihinin Çorum’dan daha eski olduğunu söylüyor. Çorum leblebisinin üretiminin artık fabrikasyona dönüştüğünü ve eski lezzetinin kalmadığını ileri süren Güdüllüler kendi ilçelerinde üretilen leblebinin orijinalliğini ve doğallığını koruduğunu ifade ediyor.

Kuruyemiş sektörünün vazgeçilmez çeşitlerinden olan leblebi artık adını Güdül ile de duyurmaya kararlı. Güdüllüler leblebilerinin adını daha çok duyurmak için gayret edeceklerini belirtiyorlar. Tanıtımda eksik kaldıklarını belirten Güdül esnafı, Güdül leblebisinin hak ettiği yere en yakın sürede geleceğine inandıklarını vurguluyor.

Çubuk Turşusu’nun ünü dünyaya yayıldı

Türkiye’de turşu denilince tartışmasız biçimde akla ilk Çubuk gelir. Ülkemizin en önemli turşu üretim merkezi olan Çubuk Ovası, ürettiği turşuları artık yurt dışına da ihraç ediyor. Kış mevsimlerinde yemeklerin yanında vaz geçilmez bir ürün olan turşu Ankara’nın Çubuk ilçesinin en önemli geçim kaynaklarından bir tanesi haline geldi.

Çubuk’ta artık bir sektör haline gelen turşuculuk işsizliğin her geçen gün arttığı ülkemizde en önemli geçim kaynaklarından bir tanesi. Yaz mevsiminde ürettiği domateslerle tüm Ankara’yı ve çevre illeri besleyen Çubuk Ovası, turşularıyla da kış boyunca kendisinden söz ettirmeyi başarıyor. Çubuk Ovası hiç şüphesiz Türkiye’nin en önemli ovalarından bir tanesi. Üzerine kurulu barajla su ihtiyacını karşılayan, son derece verimli Çubuk Ovası’nda o kadar çok domates yetişiyor ki tüketmekle bitmiyor. Geçmişte Çubuk evlerinde kendi ihtiyaçları kadar kurulan turşu, bu gün fabrikasyona dönüşmüş vaziyette. Artık turşuculuk bir sektör haline gelmiş durumda. Çubuk turşuları tüm Türkiye’ye pazarlanıyor, hatta yurtdışına da ihraç ediliyor.

Peki Çubuk turşusunun özelliği nedir, Çubuk turşusu nasıl yapılır, Çubuk’ta hangi çeşit ürünlerin turşusu yapılıyor? Çubuk’ta en başta en yaygın olarak üretilen domatesin turşusu yapılıyor. Domatesin ardından salatalık, biber, acur ve lahana turşusu geliyor. Turşunun ününe ün katan Çubuklular her yıl düzenledikleri turşu festivaliyle bu başarılarını adeta taçlandırıyor.

ANKARA VE TUZ: TÜRKİYE’NİN TUZUNU ŞEREFLİKOÇHİSAR KARŞILIYOR

Türkiye’nin Van Gölü’nden sonra en büyük ikinci gölü Ankara’nın Şereflikoçhisar ilçesinde bulunuyor. Turizmde de adından sıkça söz ettirmeye başlayan Tuz Gölü’nden söz ediyoruz. Adı üstünde Tuz Gölü

Ülkemizin tuz ihtiyacının yarısından fazlası Ankara’nın Şereflikoçhisar ilçesindeki fabrikalarda üretiliyor. Ankara’nın güneydoğusuna düşen Tuz Gölü gezenleri adeta büyülüyor. Yaz aylarında gölün kenarlarında gezinti alanı olarak düzenlenen bölgeler, seyreden insanda farklı duygu ve hisler yaşatıyor. Ağustos’un ortasında uçsuz bucaksız alanlar bembeyaz kristal tuzlarla kaplanmış. Güneş olanca sıcaklığı ve ışığıyla bembeyaz kristal tuzlara farklı bir görünüm kazandırıyor. Görüntü olarak bir an kendinizi kışın ortasında zannediyorsunuz. Sanki lapa lapa kar yağmış ve her taraf bembeyaz kara bürünmüş. Oysaki yazın ortası ve biraz ilerlerseniz mas mavi gölün suları sizi karşılayacak. Hani tabiat harikası derler ya…

Tuz gölü işte öyle bir şey. Masmavi sular ve uçsuz bucaksız bembeyaz kristal tuzlar. Gezmeye değer…

Peki göldeki o tuzlar sadece seyirlik mi? Hayır o tuzlar ülkemizin farklı alanlardaki tuz ihtiyacının yarısından fazlasını karşılıyor. Peki tuz sadece sofraların mı vazgeçilmezi? Asla… Tuz gölünden elde edilen tuzlardan buz önleyici tuz, karla mücadele tuzu, deri tuzu, salamura tuzu, ham kalın tuz, rafine tuzu, salt tuz, likit tuz da üretiliyor.

ANKARA TERMAL MERKEZİ : BİR DEĞİL BEŞ İLÇESİNDE ŞİFALI SU

Alternatif tıpta giderek önem kazanan kaplıcalar başkent Ankara’ya farklı bir özellik katıyor. Şifalı su ve kaplıcalar Türkiye’nin hemen hemen bütün yörelerinde bulunuyor. Fakat Ankara bir başka… Çünkü Ankara’nın tekbir yerinde değil tam 5 ilçesinde şifalı su ve kaplıca bulunuyor.

Kızılcahamam, Ayaş, Beypazarı, Haymana ve Akyurt’ta bulunan şifalı sular tüm ülkeye kaplıca hizmeti veriyor. Haymana’ya, Kızılcahamam’a, Ayaş’a, Beypazarı’na, Akyurt’a Türkiye’nin farklı bölgelerinden şifa için insanlar adeta akın ediyor. Özellikle yaz aylarında bu ilçelerde bulunan kaplıcalar dolup taşıyor. Şifalı sulardan yararlanmak için haftalar öncesinden rezervasyon yaptırmanız gerekiyor.

Tabi Ankara’nın bu ilçelerinin şifalı suyunun yanında farklı gezi ve seyir alanları da var. Ormanlarla kaplı Kızılcahamam’ın tarihi mekanlarını da gezebilirsiniz. Keza Haymana da aynı şekilde. Ankara’nın kuzeyinde yer alan Akyurt Çubuk Ovası ve Çubuk Barajı ile sınır. Tarihi Kalecik ilçesi de buraya sadece 30 kilometre uzaklıkta. Pek çok parti ve STK’nın kongreleri ve özel toplantılarının gerçekleştirildiği Anadolu Oteli bu bölgede şifalı sularıyla da müşterilerini ağırlıyor.

Öte yandan Ayaş ve Beypazarı’nda hamam kültürü ve içmeceler o kadar köklü bir geçmişe sahip ki; geçtiğimiz yıllarda bölgede Roma dönemine ait hamam ve kaplıcaların kalıntılarına ulaşıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından korumaya alınan ve restore edilen kalıntılar yakın bir sürede gezintiye açık hale getirilecek. Burada Beypazarı’na ayrıca değinmek gerekiyor. Çünkü Beypazarı sadece sıcak su kaplıcalarıyla değil doğal maden sularıyla da meşhur. Beypazarı maden suları bugün ülkemizde en tanınmış ve en çok tüketilen maden suları arasında yer alıyor.

İLGİLİ HABERLER

Ankara'nın meşhur Beypazarı havucunun özellikleri haberi için TIKLAYIN

Ayaş dutunun faydaları neler haberi için TIKLAYIN

Kalecik Karası üzümü nerede nasıl yetişir haberi için TIKLAYIN

Leblebide Çorum mu yoksa Güdül mü daha iyi haberi için TIKLAYIN

Çubuk turşusunun ünü Ankara'yı aştı haberi için TIKLAYIN

Türkiye'nin tuzunu Şereflikoçhisar karşılıyor haberi için TIKLAYIN

Ankara termal turizminde de iddialı: İşte şifalı kaplıcaları haberi için TIKLAYIN

Gazeteilksayfa.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.